Romney, Amerika için fazlasıyla ‘alaycı’ ve ‘kalpsiz’ mi?

Romney, Amerika için fazlasıyla ‘alaycı’ ve ‘kalpsiz’ mi?

HABER ANALİZ – Mitt Romney’nin okul arkadaşlarıyla yapılan röportajlar sonucu kaleme alınan bir haber Başkan adayının ‘fazlasıyla alaycı’ ve ‘acımasız’ bir karaktere sahip olup olmadığıyla ilgili soru işaretleri uyandırdı. Ülkenin en seçkin ve astronomik bütçeli okullarında okuyan Romney, ünlü bir valinin oğlu olarak ayrıcalıklı bir çocukluk ve gençlik yaşadı. Bu imtiyazların onu halkı anlamaktan uzaklaştırıp uzaklaştırmadığı ise Romney kampanyasının yoğunlaşması gereken noktalarından bir tanesi.


Başkan Barack Obama’nın hem cinsler arasında evlilik aktinin devlet tarafından kabul edilmesi gerektiği ile ilgili açıklamalarının hemen ardından Mitt Romney lise yıllarında yaşadığı bir olayla eşcinsel hakları savunucularının hedefine yerleşti.

Washington Post’ta yayımlanan bir habere göre Mitt Romney 6 yıl boyunca okuduğu yatılı erkek okulu Cranbrook Lisesi’nde ‘eşcinsel’ olduğu sanılan John J. Lauber’ı tartaklayarak kendisinden bir sınıf aşağıdaki çocuğun saçlarını bir makasla zorla kesti. Romney’nin sınıf arkadaşlarıyla röportaj yapan ve lise yıllarını, devam ettiği okulun kuralları da dahil olmak üzere detaylı bir şekilde araştıran gazetenin haberine göre okul yıllarında Romney, ‘alaycı ve şakacı’ karakteriyle ön plana çıkmıştı.


Stevens Hall olarak isimlendirilen okul yatakhanesinde John J. Lauber’ın peşinden koşan ve kendisini tartaklayan Mitt Romney göz yaşları içinde yardım isteyen Lauber’ın bağırışlarına aldırış etmeden üst üste makas darbeleriyle çocuğun saçlarını kesti. Tümü de olayı gördüklerini ifade eden ve Romney’nin okul arkadaşları olan diş hekimi  Matthew Friedemann, avukat Phillip Maxwell, emekli savcı Thomas Buford ve emekli okul müdürü David Seed’le yapılan röportajlardan çıkartılan ortak anı yukarıdaki gibi hikayeleştirildi. Lauber kardeşlerinin yaptığı açıklamaya göre 2005 yılında hayatını kaybetti. Böylelikle olaydan en fazla etkilenen kişiden bilgi alınamamış oldu.  Ancak Remney’nin okul arkadaşlarından Maxwell’in söylediğine göre 1999 yılında Maxwell bir hava alanında Lauber’le karşılaştı. Lauber’e o gün yaşananlara engel olmadığı için çok üzgün olduğunu söyleyen Maxwell’e Lauber yaşananların onu ‘çok korkuttuğunu’ ve o günü hayatı boyunca sık sık hatırladığını anlattı. Arkadaşları ayrıca Romney’nin bir ceza almasını beklediklerini ancak katı kuralları net bir şekilde uygulamasıyla meşhur okulun dönemin ünlü işadamlarından baba Romney’nin oğluna herhangi bir ceza da vermediklerini belirtti.


Arkadaşlarının Romney hakkında yaptığı yorumlardan bir tanesi de politik açıdan eski Massacchussetts valisinin çok aktif olduğu. Romney arkadaşlarını çoğu zaman Cumhuriyetçi fikirleri kabul etmeleri için ikna etmeye çalışıyordu. Mormon kimliği ile ön plana çıkmayan genç Mitt, okulun tüm dinlerin bir arada programlar yaptığı kilisesinde arkadaşlarıyla aktivitelere katılıyordu.


Mitt Romney ‘alaycı’ ve ‘şakacı’ kişiliğine rağmen okul yıllarında bazen alayların da hedefi oluyordu. Arkadaşları o sıralarda Romney’nin babasının sahibi olduğu American Motors Co.’nun Ford ve Chryssler gibi büyük otomobil devlerinin ardından 4. sırada olmasıyla alay ediyorlardı. Şakacı karakterine rağmen Romney’nin arkadaşlarıyla okul dışındaki ilişkileri oldukça mesafeliydi. Sosyal olarak kendi sınıfına ait olmayan arkadaşlarıyla tatillerde görüşmeyen Başkan adayı arkadaşları tarafından ‘oldukça Cumhuriyetçi ve oldukça WASP-Y’ olarak tanımlanıyordu. (WASP- Beyaz Anglosakson Protestant özelliklerine sahip sosyal sınıf için takılan bir isim. Bu sıfat genellikle ‘elitist’ kesimi işaret etmek için de kullanılıyor.’


Romney dün kampanya sözcüsü aracılığıyla yaptığı bir açıklamada ‘olayı hatırlamadığını’ ancak ‘şakayı abartarak insanları üzdüyse arkadaşlarından ve ailelerinden özür dilediğini’ söyledi.


Seçmenlerin haberle ilgili yorumları ise değişiyor. Ancak kararsız bazı seçmenlerin Romney’nin kişiliğine dair pek çok ipucu taşıyan bu olaylardan olumsuz etkilenebileceği söylenebilir.


Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.