Tarladan sebze toplama keyfi!

Yediğimiz, içtiğimiz herşeyin sunileştiğini konuşur olduğumuz günümüzde, dalından taptaze kopardığımız domatesin, biberin tadını, market reyonlarında bulmamız pek mümkün değil. Köyde yaşamıyorsak, bir tarlamız, bahçemiz de yoksa, bu zevki tatmamız  çok zor. Ama Amerika’da devam edegelen bir gelenek, şehirli insana çoluk çocuğuyla tadını çıkaracağı doğal bir ortam sağlıyor. ‘Kendin Topla’ tarlalarından bahsediyoruz. Mevsimine göre çok çeşitli ürünler sunan tarlalar, bahçeler, toprak görmeyen apartman çocuklarını dahi doğayla barıştırıyor.

Birçoğu toprak sahibi aileler tarafından ekilip biçilen tarlalar, hergeçen gün daha fazla insanı kendine çekiyor. Mevsimine göre çilek, ahududu, domates, biber, patlıcan, bezelye gibi ürünleri dalından koparmanızı sağlayan tarlalar ya da elma, şeftali gibi meyveleri sepetinize doldurabileceğiniz bahçeler, artık doğallığın önemini idrak etmiş insanların cazibe merkezi. Bu ürünlerin bir çoğunu marketten aldığınız fiyatın daha da altında satın alabiliyorsunuz. Tek yapmanız gereken, bulunduğunuz yöredeki ‘Kendin Topla’ (You Pick) tarlalarını internetten araştırıp, size en uygun olanına doğru ailece yola çıkmak. Sofranıza koyduğunuz gıdaların markette yetiştiğini zanneden zamane çocuklarına da, çok sevdiği elmanın, domatesin nereden geldiğini eğlenceli bir yolla gösterebileceğiniz bir aile etkinliği bu tarla ziyaretleri.

Kışlık turşusunu, konservesini hazırlamak isteyen maharetli hanımların da özellikle yaz sonuna doğru uğrak noktası ‘Kendin Topla’ tarlaları. Uygun fiyata taptaze toplanan sepet sepet domatesler pişirilip sos haline getiriliyor, biberler derin dondurucuya atılıyor, patlıcanlar közleniyor. Kışın, aile ve dost sofralarını bu sebzelerle donatan hanımların da gönlü, mevsiminde toplanmış gıdaları sevdiklerine sunabildikleri için son derece rahat. Topladığı domateslerden konserve yaptığını, biberleri menemenlik olarak buzluğa attığını söyleyen Chicago’lu Türklerden Gülin Hanım, “Bu yıl ilk kez ‘Kendin Topla’ tarlasına gittim. Hem çok eğlenceli, hem de çok kârlı oldu.” şeklinde konuşuyor. Tarladan topladığı patlıcanlardan da karnı yarık yapıp, tepsileriyle derin dondurucuda sakladığını söyleyen Gülin Hanım, aniden gelen misafirler için hem pratik, hem de lezzetli bir ikram olacağını sözlerine ekliyor.

Ziyaret ettiğimiz bir tarlada çalışan Rob Newman, hafta içi 40-60 civarında müşteri geldiğini, haftasonları ise sayının daha da arttığını belirtti. Newman, tarlanın hava şartları elverdiğince, ilk don olayına kadar açık olduğunu kaydetti. Newman, tarlanın domates türleri, acı ve tatlı biber, patlıcan, brokoli ve kara lahana gibi geniş bir ürün yelpazesine sahip olduğunu sözlerine ekledi. Tarladan toplamayı tercih etmeyenler için ise, girişteki market imdada yetişiyor. Mısır ve bal kabağı almak isteyenler de, yine bu marketi ziyaret edebiliyor.

Fırsat buldukça her yıl bu tarlalarda sebze ve meyve topladığını söyleyen Gülenay Hanım ise, toprakla içiçe olmak ve dalından taze ürünleri toplamanın zevkine varmak için, ‘Kendin Topla’ tarlalarını tercih ettiğini ifade ediyor. ‘Çocuklarımın bu ortamı görmelerini çok önemsiyorum.” diyen Gülenay Hanım, ayrıca elma bahçelerine ve bal kabağı toplamaya da gittiklerini ekliyor.

Tarlada tanıştığımız Bulgar asıllı Maria ve eşi ise, ilk kez geldiklerini ve domates topladıklarını söylerken hallerinden gayet memnun görünüyorlardı.

ÇOCUKLAR İÇİN DE ÇOK CAZİP

Kendin Topla tarlarının bazılarında, çocuklar için de çok cazip eğlenceler düzenleniyor. Traktör kasasında, saman balyaları üstünde tarla gezintisi, atlıkarınca, lunapark ya da koyun, keçi, at gibi evcil hayvanlara dokunup sevebilecekleri ortamlar, bunlardan sadece birkaçı.