“Enes Freedom, ABD şirketlerinin Komünist Çin’in yabancı ajanları haline geldiğini ifşa ettiği için kesik yedi. Artık NBA’de oynayamayacak olmasının sebebi kesinlikle sahadaki performansı değil.” Marc A. Thiessen, The Washington Post’taki köşesinde Enes Kanter’in kariyerine mal olan NBA ve daha birçok Amerikan şirketinin Çin ile ilişkilerini kaleme aldı.
Thiessen yazısında Enes’in başına geleceklerin farkında olduğunu, pişmanlık duymadığını ve doğru şeyi yaptığını düşündüğünü söyledi. Köşe yazarı, geçen hafta ettikleri sohbette Enes’in ona sözleşmesinde 25 maç kaldığını ve bu sezon bitiminde sona ereceğini belirttikten sonra eski takım arkadaşları ve koçlarının ona son zamanlarda “Seni seviyoruz, bu yüzden sana gerçeği söylemeliyiz. Bu senin veda turun. Tadını çıkar. Gülümse. İyi eğlen. Umarım şampiyonluğu kazanırsın çünkü bu yıldan sonra başka bir kontrat daha alacağını düşünmüyoruz çünkü bahsettiğin şeyler NBA’e milyonlarca dolara mal oluyor” dediğini aktardı.
Enes Freedom ile yaptıkları konuşmanın ertesi günü Boston Celtics’in Enes’i Houston Rockets’la takas ettiğini ve sonrasında yeni kulübünün onu hemen kadrolarından çıkardığını belirten Thiessen, Enes’in son maçında 12 dakika sahada kalarak yedi sayı ve 12 ribaund ile oynadığına dikkat çekerek oyuncunun kariyerinin sona ermesinin performansıyla değil fakat Çin hükümetinin soykırıma varan baskıcı politikalarını eleştirmesiyle ilgili olduğunu söyledi. Bardağı taşıran son damlanın Enes’in Pekin Olimpiyatları’nı “Soykırım Oyunları” olarak tanımladığı ve oyunların kurumsal sponsorlarına “Özgürlük için durun. Diktatörleri finanse etmeyi bırakın” çağrısında bulunduğu reklam çekimi olabileceğini ifade etti. NBC, kurumsal logolar kaldırılmadıkça reklamı yayınlamayı reddetmişti.
Enes Freedom, Türkiye’de yaşanan insan hakları ihlallerine karşı çıktığında NBA’de kimsenin rahatsız olmadığını fakat Çin’i eleştirdiğinde telefonunun susmadığını, bunun sebebinin ise Çin’de NBA izleyen 400 milyondan fazla insan olduğunu ve bunun NBA için 5 milyar dolar gibi bir gelir getirdiğini ifade etmişti. Thiessen, Çin’in Dünya Ticaret Örgütü’ne girmesiyle ABD şirketlerin Çin’i daha az baskıcı olacak şekilde etkilemesinin ümit edildiğini fakat bunun yerine ABD işletmelerinin kendi ülkelerinde Çin’deki totaliter rejim için lobiciler haline geldiğini vurguladı. Çin hükümetinin Enes’i susturmak için zahmete bile girmediğini, arkasına yaslanarak ücretli vasallarının pis işlerini yapmasını izlediğini belirtirken NBA’i ve Çin rejiminin yabancı ajanları haline gelen Amerikan şirketlerini suçladı.
Thiessen, Çin’in etkisinin sadece basketbol sahasıyla kısıtlı olmadığının altını çizerken bazı ABD şirketlerinin Kongre’de Çin için lobicilik yaptıklarını da sözlerine ekledi. Enes de daha önce Apple, Coca-Cola ve Nike gibi ABD şirketlerinin, Uygur Zorunlu Çalıştırmayı Önleme Yasası’na karşı lobi faaliyeti yürüttüğüne dikkat çekmiş ve soykırım uygulayan bir ülkede Olimpiyatlara sponsor olan Amerikan şirketlerini ikiyüzlülükle suçlamıştı. “Diğer birçok sporcu Enes Kanter Freedom ile aynı düşünceleri paylaşıyorlar, ancak cesaretini paylaşmıyorlar” diyen köşe yazarı, Enes’in eleştirilerinin arkasında olduğunu, doğru şeyi yaptığını düşündüğünü ve ödenmesi gereken bedel NBA kariyerinin bitmesi de olsa oyuncunun buna hazır olduğunu aktardı. Ancak NBA’in totaliter bir diktatörlüğün ABD’yi etkisi altına almasına yardım etmesinin ve önde gelen muhaliflerden birisini cezalandırmasının bir rezalet olduğunun altını çizdi.
