Related Articles
IMF’den ikaz: Cari açık Türkiye’nin riskini artırıyor
IMF, Türkiye’deki cari açık artışının sermaye akışlarına olumsuz etki edeceği uyarısında bulundu. IMF, cari açık veren ülkelerde iç talebin kriz öncesine göre düşük seyrettiğine dikkat çekti. Standard&Poor’s (S&P) da Fed’in kararları ve Çin ekonomisinin durağanlığı gibi risklerden en çok Türkiye’nin etkilenebileceğini açıklamıştı.
Uluslararası Para Fonu (IMF), Türkiye’de cari açığın artmasının sermaye akışlarına ilişkin riskleri de artıracağı uyarısında bulundu. Çin ve ABD gibi yüksek cari açık veren ülkeler açığının yarıya indiğini belirten IMF, cari açık veren ülkelerde iç talebin kriz öncesine göre düşük seyrettiğinin altını çizdi. Küresel bazda ödemeler dengesi sorununun 2006 yılından bu yana ciddi oranda iyileştiğini vurgulayan IMF, yüksek hacimli altyapı yatırımlarının ekonomiyi canlandırdığını ve istihdamı artırdığını ifade etti.
IMF, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin altyapı yatırımlarına ağırlık vermeleri gerektiğini ve altyapı yatırımlarının azlığı nedeniyle gelişen ülkelerin hızlı büyüyemediğini kaydetti. Küresel bazda ekonomik büyümenin zayıf da olsa devam ettiği açıklamasında bulunan IMF, enflasyonun Euro Bölgesi’nde yavaş kalmayı sürdüreceğini belirtti. Ayrıca küresel bazda fon akımlarındaki dengesizliğin kalıcı nitelikte olacağı ifade edildi.
SARSINTIDAN TÜRKİYE ETKİLENECEK
Uluslararası reyting kurumu Stan-dard&Poor’s (S&P) da Türkiye’nin Amerikan Merkez Bankası FED’in kararları, Çin ekonomisinin durağanlığı gibi risklerden en çok etkilenebilecek ülkeler içinde olduğunu belirtmişti.
Kurum tarafından yayınlanan risk raporunda FED’in faiz oranlarını artırması ile küresel likiditede bir düşüş yaşanması, sermayenin gelişmekte olan piyasalardan gelişmiş ekonomilere hızlandırılmış şekilde yönlendirilmesine yol açabileceği ifade edilmişti. Bu durum ‘FED riski’ olarak adlandırılan raporda, “Son senelerde bankacılık sisteminde ve varlık fiyatlarındaki gelişen aşırı iç kredi çözülmesi ise ‘Borç Seviyelerinin Düşme Riski’ diye adlandırılmaktadır. Çin’de ekonomik büyümede belirgin bir yavaşlamanın yaşanması ticaret ortaklarına zarar verebilir. Bu durum da ‘Çin riski’ olarak adlandırılmaktadır.” şeklinde yer aldı. S&P, 22 gelişmekte olan ülke piyasasını araştırarak bu ülkelerin her bir riskten etkilenme durumunu değerlendirmiş. Raporda ayrıca, bu üç riskin bir araya gelmesi durumunda en az ve en çok etkilenebilecek gelişmekte olan ülke piyasalarına da yer veriliyor. Rapora göre Venezuela, Arjantin, Türkiye, Kolombiya ve Peru, küresel likidite, borç seviyelerinin düşme riski ve Çin ekonomisinin yavaşlamasını içeren toplam etkiden en çok etkilenebilecek ülkeler arasında yer alıyor. Meksika, Polonya ve Filipinler ise en az risk görülen ülkeler.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment