Başbakan Yardımcısı Babacan Washington’da konuştu

Başbakan Yardımcısı Babacan Washington’da konuştu

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Avro bölgesindeki finansal krizin atlatılması için Avrupa ülkeleri hükümetlerince verilen taahhütlerin yerine getirilmesi gerektiğini, güçlü siyasi liderliğin yanında, güçlü bir mali birliğin de zamanı olduğunu belirterek, “2012 yılı, Avro bölgesi için test yılı olacak” dedi.
Babacan, ABD’deki düşünce kuruluşu Atlantic Council’da konuşma yaptı ve katılımcıların sorularını yanıtladı.

Konuşmasında, Türkiye’nin son yıllardaki ekonomik gelişmelerinden bahseden Babacan, Türkiye’de, 2001 krizinden sonraki yapısal değişimleri anlattı. Babacan, kriz sırasında da diğer ülkelere göre farklı politikalar izlediklerini belirterek, dolasıyla kriz sonrasında AB ülkelerine oranla farklı neticeler aldıklarını kaydetti.

Babacan, ancak bu başarının bazı yan etkiler de getirdiğini ifade ederek, “Enlasyon şu anda görmek istediğimizin biraz yukarısında, ayrıca cari işlem açığı yüksek. Sadece yüksek değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir büyümeye sahip olmak için, sıkı maliye politikalarına devam etme kararı aldık” dedi.

Sıkı maliye politikalarına, sıkı para ve bankacılık politikalarının da eşlik ettiğini ifade eden Babacan, “büyümenin, sadece birkaç yılda yüksek büyüme görülüp, sonrasında zor durumların ortaya çıktığı değil, önümüzdeki yıllarda da devam eden bir büyüme olmasını istediklerini” söyledi.

Babacan, 2023 yılına dair hedeflerinden de bahsederek, İstanbul’un 2023 yılında en büyük 10 küresel finans merkezinden biri olmasını amaçladıklarını kaydetti.

Gelecek yıllardaki politikalarının çekirdeğinde yapısal reformların yer alacağını ifade eden Babacan, yatırım ikliminin geliştirilmesi ve tasarruf oranlarının artırılmasının önemine değindi.
        
     -Avrupa ve ABD ekonomisi-
        
Avro bölgesi krizinden de bahseden Babacan, bu konuda yapısal reformlara, güçlü ortak mali çerçeveye ihtiyaç olduğunu söyledi. Babacan, “Bekleyip görelim aşamasındayız” diyerek, AB hükümetlerinin taahhütlerde bulunduğunu, şimdi bunların uygulanıp uygulanmadığının görüleceğini söyledi.

Babacan, bu noktada 2012 yılının, verilen taahhütlerin uygulanması konusunda “test yılı” olacağını belirterek, güçlü siyasi liderliğin gerektiğini, şu anda sadece siyasi ya da para birliği değil, güçlü bir mali birliğin de zamanı olduğunu vurguladı.
Neler olacağını öngörmenin şimdiden mümkün olmadığını kaydeden Babacan, 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa ülkelerinin ciddi krizle karşılaşmadığını, dolayısıyla bu kriz vurduğunda deneyim eksikliğinin ortaya çıktığını belirtti. Babacan, kriz zamanlarında hükümetlerin ilk birkaç ayda gerekli adımları atmaları gerektiğini ama bunların gerçekleşemediğini söyledi.

Babacan, AB hükümetlerinin de halklarıyla bu sancılı süreci konuşmaları, doğruları anlatmaları gerektiğini belirterek, onların bu izahatleri yapmaması halinde piyasaların konuşacağını, ama onun da bunu daha sert bir şekilde yapacağını dile getirdi.

ABD ekonomisiyle ilgili olarak da Babacan, istihdam oranları ve büyüme tahminlerindeki daha iyi rakamların umut verici olduğunu, ancak bunların, mali kanatta ciddi adımlar eşlik etmediği müddetçe sürdürülebilir olmadığını kaydetti.
Babacan, 2013 yılının da ABD açısından “çok önemli bir test niteliğinde” olduğunu belirterek, seçim yılı olan bu yılın ardından, 2013 yılında ABD’den somut adımlar beklediklerini kaydetti.
        
     -“Maliki mezhepçi çizgide politika izliyor”-
        
Bir soru üzerine Babacan, Nabucco projesinin hala kritik önemde bir proje olduğunu söyledi. Ancak, proje içinde çok fazla ülke bulunması ve boru hattını dolduracak yeterli gazın olmamasını iki önemli sorun olarak değerlendiren Babacan, ayrıca, projeye Irak’ın da katkı sağlamasını tasarladıklarını ama ülkedeki durumun karmaşık olduğunu kaydetti.

Irak Başbakanı Nuri El Maliki’nin çok mezhepçi çizgide politika izlemesi nedeniyle, Bağdat’taki merkezi hükümet ile Iraklı Kürtler arasındaki çatlağın büyüdüğünü dile getiren Babacan, dolasıyla Irak’ın iç dinamiklerinin Nabucco’ya gaz tedarikini zorlaştırdığına işaret etti.
Babacan ayrıca, bölgedeki herhangi bir enerji projesinde Rusya’yı da rakip değil, ortak olarak görmek gerektiğini söyledi.

Babacan, bir soru üzerine, Rum kesiminin AB dönem başkanlığı sırasında, AB’deki Rumların başkanlık ettiği siyasi düzeydeki toplantılara katılmayacaklarını ama AB ile ilişkilerinin teknik düzeyde devam edeceğini belirtti.

Başbakan Yardımcısı Babacan, Kıbrıs Rum kesiminin bu yılın ikinci yarısında AB dönem başkanı olacak olmasının Türkiye-AB ilişkilerini nasıl etkileyeceğine dair bir soru üzerine, Kıbrıs Rum kesiminin AB dönem başkanlığı sırasında, Rumların başkanlık ettiği siyasi düzeydeki toplantılara katılmayacaklarını ama AB ile ilişkilerin teknik düzeyde devam edeceğini bildirdi.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.