Bankadaki para, devlet garantisi altında
Piyasalar, ekonominin lokomotifi olan bankacılık sektörüyle ilgili iddialara hızlı ve sert bir şekilde tepki verdiğini bir kez daha gösterdi. Geçtiğimiz gün Twitter fenomeni Fuat Avni’nin ‘@fuatavnifuat’ isimli hesaptan ortaya attığı ‘10 bankanın yakın izlemeye alındığı’ yönündeki iddialar, piyasaları dalgalandırdı.
Konuya ilişkin ekonomi yönetiminin sessiz kalması ise iddiaların doğru olma ihtimalini güçlendirdi. Bankalarla ilgili sıkıntı yaşanması halinde Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) garantisi bulunuyor. Bankalara tasarruf mevduatı veya katılım fonu olarak yatırılan birikimler bu şekilde devlet garantisi altında tutuluyor. Mevduat ve katılım bankalarının Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından faaliyet izinlerinin kaldırılması durumunda, bu kredi kuruluşlarında hesapları bulunan şahısların her bir bankada tuttuğu paranın 100 bin liraya kadar olan kısmı TMSF tarafından ödeniyor. Tasarruf mevduatı ve katılım fonu sigortası, mevduat ve katılım fonu toplamaya yetkili mevduat ve katılım bankalarının Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından faaliyet izinlerinin kaldırılması durumunda devreye giriyor.
Mevduat ve katılım fonu hak sahiplerinin maruz kalacağı kayıpların devlet veya bu amaçla kurulmuş bir kurum tarafından kısmen ya da tamamen ödenmesinin garanti edilmesi olarak tanımlanıyor. Türkiye’de mevduatın ve katılım fonlarının sigortalanması yetki ve görevi ise TMSF’de bulunuyor. Mevduat sigortasıyla ilgili değişiklikler genellikle tarihi krizler ya da bu krizlerin savuşturulduğu dönemlere denk geliyor. Örneğin 1994 yılında yaşanan derin ekonomik krizin ardından dönemin Başbakanı Tansu Çiller’in açıkladığı önlemler ekonomi literatüründe ‘5 Nisan kararları’ olarak yerini aldı. Yaşanan ekonomik krizin etkilerini bir an önce gidermek ve mali piyasalara olan güvenle istikrarı yeniden tesis etmek amacıyla tasarruf mevduatlarının tamamı devlet güvencesi kapsamına alındı. 15 Şubat 2013’te 50 bin lira olarak belirlenen sigortaya tabi mevduat ve katılım fonu tutarı, 100 bin lira olarak değiştirildi. Mevduat garantisi devreye girmesi için bankanın faaliyet izninin son bulması gerekiyor. Verilen garanti ise anapara, kâr payı ve faiz toplamının 100 bin liraya kadarlık kısmını kapsıyor.
Ayrıca yurtdışında yaşayanların Türkiye’deki hesapları da güvenceye alınıyor. Eğer kişinin birden fazla bankada hesabı var ise banka başına verilen garanti tutarı da 100 bin TL’yi geçemiyor. BDDK’nın son raporuna göre Türk bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik oranı bir önceki çeyreğe göre artış göstererek yüzde 16,31 olarak gerçekleşti. Bu oranın 2009 yılında ise yüzde 20’nin üzerinde bulunduğu yine aynı raporda yer alıyor. Sermaye yeterlilik oranı, sermayenin risk ağırlıklı aktiflere bölünmesiyle bulunuyor.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment