Geleceği şekillendiren 10 keşif
Daha çevreci otomobiller: Otomobil yıkamada çalışıyorsanız başka bir iş aramanın tam zamanı. Nissan Ultra-Ever Dry isimli kendini temiz tutan süper hidrofobik bir otomobil üzerinde çalışıyor. Japon otomotiv devi otomobillerinde standart boya kullanmayı planlamıyor, fakat bu opsiyon olarak sunulabilir. Nissan tarafından geliştirilen boya püskürtülünce otomobilin tertemiz görünmesini sağlanıyor.
Deri tabakası geliştirildi: Hayvanlar üzerinde kozmetik ve ilaç testleri yapmak çok yakında tarih olacak. Çünkü laboratuarda canlılar için oluşabilecek tehlikeleri önlemek amacıyla yapay insan cildi geliştiriliyor. King’s College London ve San Francisco Veterans Affairs Medical Center’da görevli uluslararası ekip, epiderma (derinin dış tabakası) geliştirdi. Teknik aynı zamanda cilt bozuklukları için yeni tedaviler geliştirmeye yardım edecek.
Hiç bir eşyanız su geçirmeyecek: Satın aldığınız bir sonraki su geçirmeyen mont veya ayakkabı gibi giysilerin grafenden yapılmış olabilir. Zürih’te İsveç Federal Teknoloji Enstitüsü’nde görevli ekip, insan kılından 100 bin kat daha ince olan süper bir malzeme kullanarak geçirgen zar üretti. Araştırmacılar, bu malzemenin Gore-Tex’ten bin kat daha geçirgen olduğunu ve ultra hafif, su geçirmez giysilerin üretiminde kullanılabileceğini söylüyorlar.
Düz anten: Noktalı anten yakında geçmişin bir parçası olabilir. İzole edilmiş sac üzerindeki küçük U şeklindeki metalik yapıyı ayarladılar ve Nankin’deki Güneydoğu Üniversitesi’ndeki araştırmacılar ışığa odaklanan optik lensler gibi elektromanyetik dalgalara odaklanabilen benzersiz bir malzeme ürettiler. Bu çalışma herhangi bir büyüklükte ve şekildeki yüzeyleri kapsayabilen yeni anten türlerinin gelişimine liderlik edebilir.
Et için antibakteriyal film: Pennsylvania Eyalet Üniversitesi’nde görevli bilim adamları et ve kümes hayvanlarının bozulmasını önleyen bir film geliştirdiler. Bu film tatsız, yenilebilir, şeffaf polimerden oluşan pullulan isimli bir kaplama malzemesinden yapılıyor ve nanopartiküller biberiye ile kekik yağıyla korunuyor. Testlerde bu film, eti bakterilerden 3 hafta boyunca uzak tutuyor.
Duymaya yardımcı implant: Kohlear implantlar onlarca yıldır duyma güçlüğü çekenlere yardım ediyordu. Fakat şimdi gen tedavisi sayesinde duyma sinirlerine can vermeye yardım edebilir. New South Wales Üniversitesi’nde görevli ekip, implantlar aracılığıyla tedavi edici DNA’ları iç kulağa göndererek yaşa bağlı duyma kaybı sorunu yaşayanlarda duyma sinirlerini yeniden canlandırmayı denediler. Teknoloji Parkinson hastalığı ya da depresyon gibi karmaşık nörolojik bozuklukların tedavisi için beyin simulasyon cihazlarında kullanılabilir.
Gaz sızıntılarını durduran bakteri: East Anglia Üniversitesi’nde görevli araştırmacılar, Kuzey Avrupa’da turba, tundra ve orman toprağında bulunan ve metan ile propan gazını silip süpüren Methylocella silvestris isimli bir tür bakteri keşfettiler. Buldukları şey doğal gaz sızıntılarından ya da yağ dökme gibi insanlardan dolayı atmosfere yayılan sera gazlarının etkisiyle mücadele etmeye yardımcı olabilir.
İştahınızı kontrol eden hap: Yemek yedikten sonra kendinizi genellikle aç mı hissediyorsunuz? Bu yediğiniz yiyeceklerin yeterince asetat salgılamamasından kaynaklanabilir. Sebzeler bağırsaklarda bakteri tarafından sindirilince büyük miktarlarda molekül üretilir. Fakat işlenmiş gıdalarda bu süreç işlemez. Araştırmacılar farelere asetat enjekte ettiklerinde daha az tükettiklerini belirlediler. Onların bu buluşu ileride aşırı yiyenler için iştahı kontrol eden hap geliştirmeyle sonuçlanabilir.
Işık kullanan anahtar: Harvard Üniversitesi’nde görevli araştırmacılar, tek bir foton kullanarak kapanıp açılabilen küçücük bir anahtar geliştirdiler. Bu anahtar mükemmel şekilde güvenilir iletişime imkan veren quantum interneti oluşturmada kullanılabilir. Elektrikten daha çok ışık yollarını kontrol edebilen anahtar, nanophotonic teknolojiyi kullanıyor. Anahtarlar fiber optik kablolara bağlanabilen optik devreleri oluşturacak.
Masaüstü görüntüleme: Dokunmatik ekranları ya da yüksek netlik veren LED’leri unutun. Bugünün önde gelen görüntüleme sistemi sisten, buğudan yapılıyor. Bristol Üniversitesi’nde görevli ekip bir sis perdesi üzerinde 3 boyutlu görüntüleri oynatan interaktif bir masaüstü görüntüleme sistemi olan MisTable’yi geliştirdi. Sensörler kullanıcıların el hareketleriyle görüntüleri idare etmesine izin veren bir sistem içine yerleştirildi. Araştırmacılar masanın aynı proje üzerinde birçok kullanıcının birlikte çalışmalarına da yardım edeceğini söyledi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment