Gelişmekte olan Avrupa ekonomileri, Avrupa’daki dolar karşısında avroyu son iki yılın en düşük seviyesine düşüren borç krizinden yararlanıyor.
Polonya’dan Çek Cumhuriyeti’ne ve Türkiye’ye, gelişmekte olan Avrupa ekonomilerinde para birimleri avro çöküşte olsa bile değerini koruyor ve avro düştüğünde, onların da değerlerinin düştüğü daha önceki dönemlerden farklılık gösteriyor. Yatırımcılar genellikle avroya olumsuz ne olursa en yakın komşularına da olumsuzluğun yansıyacağını varsayıyorlardı.
Ama bugünlerde, ortak para biriminin kaderi üzerindeki belirsizlik, Avrupa Merkez Bankasının yeni rekor seviyedeki düşük gösterge ve mevduat faiz oranlarından kaynaklanan ucuz borçlanma maliyetlerinden yararlanmak isteyen yatırımcıları, gelişmekte olan Avrupa ülkelerine, para akımına teşvik ediyor.
Bazılarına göre çoğu gelişmekte olan ülkede borç piyasaları, bu akımları idare edebilecek kadar büyük ve likit değil ve yatırımcılar bu ekonomilerdeki gerilemeleri görmezden geliyorlar. Türkiye’de enflasyon, Merkez Bankasının yıl sonu hedefi olan yüzde 6,5’un oldukça üzerinde olmakla birlikte haziran ayında iki basamaklı sayılardan yüzde 8,87’ye geriledi. Bu arada Polonya’nın ekonomisi yavaşlarken ve büyüme tahminleri yılın ilk çeyreğindeki yüzde 3,5 değerinden düşeceği yönünde seyrederken yıllık enflasyon değeri mayıs ayındaki yüzde 3,6 değerinden haziran ayında yüzde 4,3’e yükseldi.
Daha büyük başka bir uyarı da var: Avro bölgesinde oluşan daha fazla sarsıntı yatırım akınının rayından çıkmasına ve yatırımcıların hızla kaçmasına neden olabilir.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment