Sarai Sierra’nın cenazesi perşembe günü Türkiye’den geldi. Kadının trajik sonu pekçok soruyu da beraberinde getirdi.
Sierra Istanbul’a tek başına yaptığı yolculuk sırasında öldürüldü. Bu yolculuk onun yurtdışına ilk çıkışıydı. Kadının yaşam tarzı ve içinde bulunduğu şartlar göz önüne alındığında böyle bir maceraya yelken açması oldukça şaşırtıcı görünüyor.
Sierra’nın şehir dışına çıkışları mesubu olduğu Pentecostal Kilisesi’nin gençlik faaliyetleri ekseninde gerçekleşen yolculuklardan ibaret. Amerikalı kadın bu kilisede ibadet ediyordu ve eşi Steven Sierra ile de aynı ortamda tanışmıştı. Cuma günü, aynı kilisede düzenlenen cenaze töreniyle Sierra ebedi yolculuğuna uğurlanacak.
Eşi için Sierra’nın hazin sonu bir cok gizemi beraberinde getirdi. Internette aktif olan genç annenin fotografçılığa olan ilgisi nasıl oldu da onu Istanbul’un tarihi surlarında ölüme götürdü? Bu hala gizemini koruyan bir soru.
Sierra’nın ölümü sonrasında Türk yetkililer yirmiden fazla kimseden DNA örnekleri topladı. Fakat, hiçbiri şüphelileri ortaya çıkarmadı veya herhangi bir resmi bir tutuklama gerçekleşmedi. Türk polisi Sierra’nın başına aldığı ağır darbeden kaynaklanan travma sonucu öldüğünü bildirdi.
Araştırmalar 33 yaşındaki Sierra’nın seyahati Ipad’inden organize ettiğini ve dijital fotoğraflarla şehri tanımaya çalıştığını gösteriyor. Airbnb adlı global bir kiralama sitesini kullanarak kendine bir oda ayırttığı da ortaya çıktı. Kadının ayrıca Amsterdam’da internetten tanıştığı bir erkekle buluştuğu biliniyor.
Beraber yolculuk etmek istediği bir arkadaşı seyahatten vazgeçtiyse de Sierra 7 ocak günü Amerika’dan ayrıldı. Kadın Istanbul sokaklarında ve Amsterdam kafelerinde dijital dünyadan tanıştığı kimselerle buluşup sosyal medya takipçileriyle çektiği fotoğrafları paylaştı. Sierra bu süre zarfında, ülkesindeki arkadaşları ve akrabalarıyla Skype ve chat yoluyla bağlantı kurdu.
Sierra’nın kayıtlı olduğu Staten Island Koleji çalışanlarından Kathleen Cumiskey adındakı cinsel kimlik konusunda uzman olan öğretim görevlisi bu tip bağlantıların Sierra’nın yeni çevrelerde kendini güvende hissetmesini sağladığını belirtiyor.
Cumiskey “Bu onun kendisini yalnız hissetmesine engel olarak risk algılamasını azaltmış olabilir. Yarattığı bu sanal dünya onun güvenlik algısını pekiştirmiştir.” dedi.
Sierra’nın yolculuk esnasında fotoğraf bazlı sosyal ağlar aracılığıyla bağlantı kurduğu iki Türk ve bir Amsterdam’li erkekle birlikle kaldığı ortaya çıktı. Resmi herhangi bir açıklama olmamasına rağmen Türk medyasi Sierra’nın şüphe uyandıran bir takım davranışlarda bulunmuş olabileceğini bildiriyor.
Yarı resmi Anadolu Haber Ajansı’na gore, Sierra’nın sosyal medya arkadaşlarından biri olan Taylan K. avukatı aracılığıyla ilişkilerinin arkadaşlık boyutunda olduğunu bildirdi. Taylan K. ayrıca Sierra’nin uyusturucu kuryeliği yaptığına dair söylentileri yalanladı. Avukat Ozkan Polat müvekkilinin bayan Sierra’yı “sıradan bir turist” olarak tanımladığını belirtti.
Sierra’nın Amsterdam’da beraber kaldığı Ammer Reduron isimli kimse ise ilişkilerinin arkadaşlıktan ibaret olduğunu ve Sierra’nın eşinin onun misafiri olduğunu bildiğini bildirdi. Reduron “Sierra’ya şehri gezdirdim ve iyi bir arkadaş olmaya çalıştım. Burda çok güzel zaman geçirdi.” dedi.
Yurdışına çıkmadan önce Instagram adlı fotoğraf paylaşım sitesinde tanıştığı kimselerle internet haricinde bağlantı kurmuştu.
Sierra seyahatinden bir ay önce üç amatör fotoğrafçıyla hafta sonlarında New York’un alışılmadık yerlerinde buluşarak Samsung telefonuyla fotoğraflar çekmisti. Gurubun Jay Pereira (29) isimli bir üyesi “Korkusuz bir kimseydi. Çok maceracı bir kişilikti” diye konuştu.
Pereira Sierra’yi seyahatinden dört gün önce Queens’in Flushing bölgesine götürdüğünü belirtti. Sierra daha önce oraya hiç gitmemişti. Long Island istasyonunda tren yollarının resimlerini çekti. Pereira “tren yoluna indi ve adeta telefonunu raylara koyarak resimler çekti.” dedi. Pereira Sierra ile yapacaği yolculuk hakkında konuştuklarını söyledi ve onun “gerçekten bir tatile ihtiyacım var” dediğini ekledi.
1979 doğumlu Sierra mütevazi, dini bütün ve aile bağları kuvvetli bir çevrede yetişti. Annesi Betty Jimenez “Hiçbir zaman bale gibi uğraşlara yönelmeyi düşünemedi. Bir keresinde öğretmen olmak istediğini söylediğini hatırlıyorum.” dedi.
Sierra orta halli bir öğrenciydi. Universiteye gitmeyi hiç hayal etmedi dedi. Michigan’ın Grand Haven şehrinde yaşayan eşinin yanına taşınıp onun ailesine yakın olmak istedi. Orada bir doktorun muayenehanesinde resepsiyonist olarak çalıştı. Cift şimdi 9 ve 11 yaşlarındaki olan iki oğulari yeni doğduğu dönemde Staten Island’a geldiler ve Silve Lake bölgesine yerleştiler dedi.
Mahkeme kayıtları Sierra’nin 2005 yılında binlerce dolarlık kredi kartı borcundan dolayı iflas için başvuruda bulunduğunu belirtiyor. Kayıtlara göre Sierra işsizdi ve eşiyle ayrı yaşıyordu. Fakat babası Dennis Jimenez son zamanlarda ailesel veya maddi herhangi bir sorunları olmadığını belirtti.
Arkadaşları çiftin gayet yakın olduğunu, hatta Sierra’nın sosyal medya hesaplarının sifrelerini dahi eşiyle paylaştığını bildirdi.
Annesi Sierra’nın part-time bir iş bularak üniversiteden dersler almaya başladığını bildirdi. Son zamanlarda fotoğrafçılıkla ilgilenmeye başlamıştı. Bu uğraş onun için doğal bir istek ve güçlü bir arzu haline geldi. Sanatsal merakı Istanbul gibi sehirlerde manzara resimleri çekmeye kadar gitti. Nitekim, bu merak uğruna Amsterdam ve Istanbula gitti. Kaybolmasından bir gün önce son fotoğrafını paylaşan Sierra’yı eşinin aramak için Istanbul’a gideceği sırada yetkililer cesedidin bulunduğunu bildirdi. Perşembe günü cenazesi Staten Island’a ulaşan kadın için Matthew Cenaze Evi’nde tören düzenlendi. Kardeşi David Jimenez Sierra’nın iki oğluna “anneniz yaralandı ve öldü dedim.” dedi.
haberin orjinali:
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment