FED tahvil alımlarının azaltılması konusunda tarih vermedi

Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC), Temmuz ayı toplantı tutanaklarına göre birçok üye tahvil alımlarının azaltılmasına olumlu bakıyor. Ancak alımların ne zaman azaltılacağı hakkında net bir tarih verilmedi. Mayıs ayı ortalarından beri rahatsız olan piyasalar, Amerikan Merkez Bankası’nın (FED) tahvil alımları ile ilgili yapacağı net açıklamaları merakla bekliyor.

Haziran ayında kameraların karşısına geçen FED Başkanı Ben Bernanke, ekonomik gelişmelerin bekledikleri şekilde gerçekleşmesi halinde yıl sonuna doğru tahvil alımlarının azaltılabileceğini söylemişti. Piyasalar, bu açıklamalara sert tepki verdikten sonra, Temmuz ayında yapılan FED toplantısında tahvil alımları ile ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı. Son açıklanan FOMC toplantı notlarına göre ise, üyelerin hemen hepsi Bernanke’nin tahvil alımlarını azaltması ile ilgili planını onaylıyor. Bir kısım üyeler ise, ekonominin iyi okunmasından sonra bono alımlarının azaltılması görüşünde. Tahvil alımlarını azaltma sinyali faiz oranlarının yüzde bir oranında artmasına neden olmuştu.

Yükselen faizler konusunda endişelerini dile getiren birkaç üye olduğunu belirten JP Morgan Ekonomisti Mehmet Özhabeş, “Birçok üye, yükselen faizlerin ekonomide etkisinin az olacağı kanaatinde. Bu üyeler, yüksek faizden dolayı görülebilecek bir zararın, yükselen borsa ve bankaların kolaylaşan kredi verme standartları ile pasifize edilecegini düşünüyor.” dedi.

Açıklanan notlara göre bazı üyeler, faizlerin spekülatif pozisyonların sonlanmasından dolayı da yükseldiğini, bu durumun finansal stabilite için aslında iyi olduğunu dile getirdi.

“Yine de, ekonomideki iyileşme şimdilik iyi görünüyor, şayet önümüzdeki dönemlerde gelen veriler çok kötü gelmezse, FED tahvil alımlarını Eylül’de azaltacak.” diyen Özhabeş, konut marketindeki gelişmelerin de FED’i memnun ettiğini söyledi. Bir çok üyenin, mortgage faizlerinin yükselmesinin, konut marketindeki iyileşmeyi etkilemeyeceğini düşündüğünü vurgulayan JP Morgan Ekonomisti, “Çünkü iyileşmenin arkasında ertelenmiş talepler, bankaların mortgage verme konusunda artan isteği, artan tüketici güveni, tarihsel olarak faizlerin halen düşük olması ve fiyat artışlarının ileride de devam etmesi beklentisi var.” diye konuştu.