Yatırımcı, Türkiye’den reform bekliyor

Seçimlerin ardından dolar bazında, Borsa İstanbul’daki üç büyük banka, beş yılı aşkın sürenin en kötü çeyreğini geçirdi. Moody’s analisti Irakli Pipia, siyasi belirsizliğin azaldığını ancak bankalar için temel faaliyet şartlarının değişmediğini belirtti. Pipia, durumun iyileşmesi için uzun vadeli değişikliklerin yapılması gerektiğini kaydetti.

Türkiye’nin seçimlerin ardından yeniden tek parti iktidarına dönmesi, banka hisselerinin fiyatlarının artmasına neden oldu, ancak banka kârları üzerindeki baskının bir süre daha sürebileceği kaydediliyor. 1 Kasım seçimlerinden çıkan sonucun ardından dolar bazında, Borsa’daki üç büyük banka, beş yılı aşkın sürenin en kötü çeyreğini geçirdi. Türk bankalarının kârları üzerindeki baskının bir süre daha devam edebileceğini ifade eden Moody’s analisti Irakli Pipia, İstanbul’da verdiği mülakatta, “Siyasi belirsizlik azaldı, ancak bankalar için temel faaliyet koşulları değişmedi.” dedi. Pipia, durumun iyileşmesi için, uzun vadeli değişikliklerin yapılması ve kârlılığın yeniden şekillendirilmesi gerektiğini kaydetti.

Pipia’ya göre, reform çabaları olmaksızın, düşen kârlılık kendi kendini düzelten bir yapıya kavuşamaz. Yatırımcılara gidilmesi ve daha fazla paraya ihtiyaç olduğunun söylenilmesi gerektiğini belirten Pipia, “Bu, ya daha fazla ödeme yapmaya ihtiyacınız olduğu ya da daha fazla kârlılık sağlayabilme yeteneğinizi gösterme ihtiyacında olduğunuz anlamına gelir. Şu anda böyle bir durum yok.” ifadelerini kullandı.

MEVDUAT KREDİYİ KARŞILAMIYOR

Londra’da Moody’s’in bankalar analisti Irakli Pipia, özellikle mevduat büyümesindeki yavaşlamaya ve yabancı kaldıracındaki artışa dikkat çekti. Her iki faktör de kârlılıktaki sıkıntının devam edebileceğine işaret ediyor. 2010 yılında, Türk varlıkları üzerinden gelirler, Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’den oluşan BRIC’tekilerinkinden daha yüksekti. Ancak o dönemden sonra, Pipia’ya göre, Türkiye’de varlık getirisi her yıl düştü ve böyle bir trend benzer ülkelerde görülmedi. Pipia, bu gidişin sürmesini beklediğini sözlerine ekledi. Diğer bir faktör, Türklerin tasarruf konusundaki isteksizliği. Türkiye’de krediler mevduatlardan daha hızlı büyüyor. Hükümetin son 10 yılda yüzde 25’ten daha hızlı büyüyen kredileri yavaşlatma yolunda aldığı tedbirler başarılı olurken, mevduat büyümesi de yavaşladı. Türkiye’nin kredi-mevduat rasyosu 2011’de yüzde 10’ü geçti ve bu dönemden bu yana her yıl yükseldi.

Pipia, mevduatlardaki durgun artışın bankaları açıklarını kapatmak için dış finansmana yönelttiğini söyledi. Moody’s analisti, “Eğer çift haneli büyümek istiyorsanız, ilave para girişine ihtiyacınız var. Zira iç mevduat hızlı büyümüyor. Bu durum, Türkiye’deki mali sektör büyümesinin yatırımcı beklentisi konusu haline getiriyor.” şeklinde konuştu.