“20 milyar dolar bir anda niye Amerika’ya gitti?”
On yıllık dolar borçlanmalarına yüzde 6 faiz ödeyen Türkiye’nin, yüzde 2,3’lük bir oranla ABD’ye borç vermesini ‘tutarsızlık’ olduğunu belirten Taraf yazarı Süleyman Yaşar, Merkez Bankası’nın politik bir baskı sonucu bir ayda 20 milyar dolar tutarındaki parayı Amerikan hazine bonolarına yatırdıysa bunu açıklaması gerektiğini yazdı. Yaşar, ayrıca konuyu Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin de tartışması gerektiğini söyleyerek bu borç operasyonu kararını kimin verdiğini ve bunun ABD ile gerilen ilişkileri yumuşatmak için mi yapıldığını sordu.
İşte Süleyman Yaşar’ın o yazısı…
Türkiye on yıllık dolar borçlanmalarını yüzde 6 faiz ödeyerek yapıyor. ABD aynı vadede yüzde 2,3 faiz oranıyla borçlanıyor. Ama Türkiye, yüzde 6 faizle borçlandığı dolarları bu defa gidip yüzde 2,3 faiz oranıyla ABD’ye borç olarak veriyor.
“Nasıl olabilir böyle bir tutarsızlık” sorusu akla gelebilir.
Bakın şöyle oluyor. Merkez Bankası dün döviz rezervlerinin 134 milyar dolara ulaştığını açıkladı. Buna göre rezervlerin, 21,5 milyar doları altın, 7,2 milyar doları bankalar nezdinde döviz varlıkları, 7,2 milyar doları mevduat olarak tutuluyor. Bu arada kalan 104 milyar dolar menkul kıymetlere yatırılmış.
Hangi menkul kıymetlere yatırılmış?
Hemen cevaplayalım; Amerikan Hazine Bakanlığı verilerine göre Türkiye rezervlerinin 73,4 milyar doları Amerikan Hazine bonolarına yatırılmış. Ve ABD’ye borç verilen tutar Ağustos 2014’te aniden tam 20 milyar dolar artırılarak 54,9 milyar dolardan 73,4 milyar dolara yükselmiş. Bu arada Çin Merkez Bankası ABD Hazine Bonosu tutarını 1 trilyon 304 milyar dolardan 1 trilyon 264 milyar dolara indirmiş. Yani Çin’in sattığı bonoların yarısı adeta Türkiye’ye zorla verilmiş oluyor. Bizim Merkez’e sorarsanız, rezervleri değerlendirmek için en iyi yol bu. Yani rezervleri Amerikan Hazine Bonosu’na yatırmak en iyisi. Zaten herkes böyle yapıyor, cevabını alırsınız.
Oysa herkesin yaptığını yapmak zorunda değilsin. Rezervlerin bir kısmını kendi ülkendeki güvenilir yatırımcılara kullandırabilirsin. Kendi bankalarına kredi verebilirsin. Böylece Türkiye’deki yatırımları canlandırıp büyüme hızını çoğaltabilirsin. Hatta bu konuda Nobel ödüllü iktisatçı Joseph Stiglitz; döviz rezervlerinin yanlış kullanımı nedeniyle dünya ekonomisinin durgunluğa girdiğini, ileri sürüyor. Ve gelişmekte olan ülkelerin yatırıma yöneltecekleri kaynakları, rezerv biriktirerek, ABD’ye borç olarak kullandırıp kendi büyüme hızlarını düşürdüklerini söylüyor. Tabii bu tespitine katılmamak mümkün değil Stiglitz’in
O hâlde Merkez Bankası bu rezerv politikasını gözden geçirmeli. Eğer bir ayda politik bir baskı sonucu tam 20 milyar dolar tutarında para, Amerikan Hazine bonolarına yatırıldıysa bunu da açıklamalı Merkez. Bu ülke yüzde 6 faiz oranıyla döviz kredisi alıp, ardından yüzde 2,3 faizle birileri ucuza yaşasın diyerek borç veremez.
Kısaca, bu konuyu, Türkiye Büyük Millet Meclisi de tartışmalı. ABD’den bir ayda 20 milyar dolar bono alma kararını kim verdi? Yoksa ABD ile gerilen ilişkileri yumuşatmak için mi yapıldı bu borç operasyonu? Bu soruların cevabını bekliyoruz.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment