Tüketiciye yönelik elektronik eşyanın pek azı, yarım yüzyıldan daha uzun ömürlü olmuştur. Öte yandan televizyon kumandası, oturma odalarının ve aile bireyleri arasındaki çekişmelerinin merkezindeki yerini 60 yıldan fazladır koruyor. Ancak o da artık miadını doldurdu. Yeni nesil teknolojilerin onu yerinden etmesi an meselesi.
TV kumandalarının bir süredir, gelişen teknolojiye ayak uyduramadığı çok açık. Artık basit bir el kumandası ile kontrol edebilmek için haddinden fazla eğlence seçeneği var. Binlerce TV kanalı, online görüntü akışı, DVRlar, müzik, YouTube, Netflix, Hulu, oyunlar ve daha nicesi. Bir programı basit bir kumanda ile aramak kedi tüyünü cımbızla yakalamak gibi zahmetli. Kablosuz klavyeler de var ve evet daha işlevliler ama onlar da çok hantal.
Bu nedenle tasarımcılar artık gömme kameralar ve mikrofonlar yardımı ile el kol hareketlerini, sözlü emirleri ve hatta insan yüzlerini tanıyabilen televizyonlar geliştirmeye çalışıyor. Microsoft’un Kinect sistemi gibi, televizyonla etkileşimi ve televizyonu kontrol etmeyi sağlayan bu yeni teknolojiler özgürleştirici olabilecek ve üstelik sizi uzaktan kumandayı bulmak için kanepenin yastıklarını kazmak derdinden de kurtaracak.
Ama bu yeni teknolojilerin hangisi yarışı kazanıp TV kumandasının tahtına oturabilecek?
Samsung geçenlerde bütün bu teknolojilerin hepsini birden kullanan ilk televizyonu tanıttı. Şirketin Akıllı TV adını verdiği televizyonun üst kısmında gömme bir kamera var. Kamera Skype görüşmeleri için kullanılabileceği gibi kullanıcının el kol hareketlerini komut olarak almak için de kullanılabiliyor. Mesela, yumruk yapılmış bir el Facebook programının çalışmasını sağlıyor. Yüz tanıma yazılımı, odada kimin olduğunu algılayıp o kişinin hesabının otomatik olarak açılmasını sağlayabiliyor. Ses tanıma yazılımı sayesinde program araması yapmak da kolaylaştırılmış. Basit komutlar TV’nin açılıp kapanmasını sağlayabileceği gibi favori filminizin adını söyleyerek TV’nin onu arayıp bulmasını da sağlayabilirsiniz. Tabii ki henüz mükemmel değil, ama uzun bir film adını harf harf kumandayı kullanarak yazmaktan daha iyidir.
Bu özelliklere sahip olmak için 55 inçlik Samsung LED 8000 Serisi Akıllı TV’ye 3,750 dolar ödemeniz gerekiyor. Ancak bu özelliklerin zamanla daha az pahalı düz panel setlerde de gelmesi bekleniyor. LG, Panasonic ve Lenovo gibi diğer üreticiler, şimdiden benzer yeteneklere sahip modeller üzerinde çalışıyor.
DisplaySearch’ün Avrupa TV araştırma Direktörü Paul Gray’e göre henüz uzaktan kumadanın yerini alabilecek mükemmel bir teknoloji yok. Mesela, elini kolunu sallayarak TVyi çalıştırıp kontrol etmeyi becerebilecek çok az insan var. Hatta düzleşmiş avuç içi gibi temel hareketleri anlamak bile sofistike bir işlem olabilir. Aynı zamanda yazılımın alakasız hareketleri göz ardı etmesi gerektiğini bilmesi lazım. Yoksa koltuktaki her bir kişi burnunu kaşıdığında kanal değiştiren bir televizyon çıkabilir ortaya.
Uzaktan kumanda için bir başka alternatif zaten elinizin altında olabilir. Akıllı telefonlar ve tabletler endüstri analistleri tarafından “ekran yoldaşı” diye adlandırılıyorlar. Çünkü pek çoğumuz TV seyrederken onları da yanımıza alıyoruz. Doğal olarak, şu an halihazırda Androidi ya da iPhone’u kumanda olarak da kullabilmeyi sağlayacak önemli sayıda uygulama var. IFA Global Press Konferansındaki sunumunda Gray, bu uygulamalardaki ses ve hareket tanıma yazılımlarının hataları giderildiği takdirde çok daha popüler olacaklarını düşünüyor.
Akıllı telefonlar ve tabletler televizyonla ilgili başka işlerde de faydalı olabilir. Mesela Panasonic’ın bir uygulaması bir parmak tıkı ile telefonunuzdaki bir resmin Panasonic televizyonunuzun ekranına yansımasını sağlayabiliyor. Bu o kadar kolay ki, kumandanın tuşlarına basmak yerine telefon ekranına bir tık yapmanın neden tercih edilebileceğini anlamak zor değil.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment