ABD’de enflasyon oranları son yılların en yüksek seviyesine yükselirken özel şirketlerin yaptığı karların rekor seviyeye ulaştığı belirtildi. Küçük işletmeler ve düşük gelirli ailelerin ise enflasyon artışından en çok etkinlenen kesim olarak belirtildi.
San Francisco merkezli Etnik Medya Service’nin yaptığı basın bilgilendirme toplantısında konuşan uzmanlar ABD’deki enflasyon artışının sebeplerini ve bunların toplum üzerindeki muhtemel etkilerini masaya yatırdı.
‘BÜYÜK ŞİRKETLER FİYAT İNDİRİMİNE GİTMİYOR’
Toplantıda konuşan Groundwork Collaborative’in Baş Ekonomisti Dr. Rakeen Mabud, “CEO’lar yatırımcılarına mevcut enflasyonist ortamın fiyatları artırarak tüketicilerden daha fazla para çekme fırsatları yarattığını söylüyor” dedi. “Bu mega şirketler, piyasaya hakim oldukları ve tüketicilerden daha fazlasını bildikleri için agresif ve sömürücü fiyatlandırmadan kurtulabiliyorlar.”şeklinde konuştu.
Mabud, mega şirketler tarafından yapılan bu tür uygulamalara Modelo ve Corona’nın ana şirketi Constellation Brands’ın CFO’nun açıklamalarını örnek verdi. CFO’nun fiyatları düşürmeyin mesajı verdiğini belirtti.
Mabud ayrıca, kredi kartı kullanıcılarını şirketin enflasyonist kârlara rağmen işlem ücretlerini artıracağı konusunda uyaran ve kredi kartı pazarının yüzde 70’inden fazlasını kontrol eden Visa-MasterCard’a da işaret etti.
“Bu, küçük işletmeleri etkiliyor çünkü fiyatları büyük şirketlerin yapabildiği şekilde belirleyemiyorlar. Mabud, bu maliyetleri bir şekilde yutup tüketicilerine aktarmaları gerekiyor” dedi. “Küçük işletmeler sokağın aşağısındaki Walmart ile rekabet edemez.”
Roosevelt Enstitüsü’nün Haziran ayında yaptığı bir analiz, şirketlerin 2021’de rekor yüksek karlar elde ettiğini ve tüketicilerden pandemi öncesi %56’ya kıyasla girdi maliyetlerinden %72 daha fazla ücret aldıklarını buldu.
Ekonomi Politikaları Enstitüsü’nün Nisan ayı raporuna göre, 1979 ile 2019 arasındaki son enflasyon dönemindeki yüzde 11,4’e kıyasla, son enflasyonist baskının yaklaşık %54’ü şirket karlarına atfedilebilir. Mevcut enflasyonun %8’den azı buna atfedilebilir.
Geçen yıl 53 milyar dolar kar elde eden nakliye dahil olmak üzere belirli sektörlerde yoğunlaşma ve konsolidasyon, küresel tedarik zincirlerini sarstı ve artan maliyetlere katkıda bulundu.
Mabud, vurgunculuğu caydırmak için, Kongre’nin aşırı kârlar üzerindeki tarihi bir vergiyi eski haline getirmesi gerektiğini ve Adalet Bakanlığı ile Federal Ticaret Komisyonu’nun (FTC) tekel gücünü agresif bir şekilde çökertmesi gerektiğini açıkladı.
‘BİR SONRAKİ KRİZE KARŞI HAZIR DEĞİLİZ’
Ekonomistler, FED’in enflasyonu düşürmek için faiz oranlarını yükseltmesi ve ücret artışını durdurması gerektiğini ve bunun da esasen fiyatlar yerleşmeye başlayana kadar ekonomiyi derin bir donma noktasına getirmesi gerektiğini savunuyorlar.
Ancak brifing sırasında analistler, ekonomiyi yapay olarak resesyona sokmanın – iki çeyrek negatif büyüme olarak tanımlanan – siyah işçiler ve yüksek işsizlik oranlarına sahip diğer marjinal gruplar için felaket olabileceği konusunda uyardılar.
Bütçe ve Politika Öncelikleri Merkezi Baş Ekonomisti Chad Stone, “Ücretler enflasyonu tetiklemiyor ve ücret skalasının altındaki işçiler istihdam artışından faydalanmadı” dedi.
Haziran ayının iş raporuna göre, işsizlik oranı %3,6’da kaldı, bu da Siyah ve Latin işsizlik oranları (sırasıyla %6,8 ve %4,3) beyazlarla karşılaştırıldığında yüksek olsa da, bir durgunluğun aslında kapıda olmayabileceğini gösteriyor.
Stone, “Bir durgunluk gelirse, nispeten sığ olacak” dedi. “Yine de, kısa, sığ bir durgunluktan bile zarar gören demografik gruplarımız var… En savunmasız insanlara yardımcı olabilecek hedeflenmiş güvenlik ağı programlarımız yok ve herhangi bir ek politika elde etmek için çabalıyoruz.”
Stone, 2020 yılının Nisan ve Mayıs aylarında – Covid 19 pandemisinin zirvesinde – son durgunluğun, kısmen Başkan Joe Biden tarafından uygulanan ve “iyileşmeye katkı veren” Amerikan Kurtarma Planı sayesinde sadece iki ay sürdüğünü açıkladı.
Washington Adil Büyüme Merkezi’nde aile ekonomik güvenlik politikası direktörü Alix Gould-Werth, “İşsizlik sigortası sistemimiz bozuk. yara bantlarına güveniyoruz” dedi. Sosyal yardımlar için ödeme yapacak yeterli paramız yok, bu yüzden bir sonraki krize hazırlıklı değiliz” dedi.
Ortalama olarak, işsizlik yardımları bir işçinin ücretinin sadece %40’ını değiştiriyor.
‘MEVCUT İŞSİZLİK SİGORTASI ZAYIF’
Gould-Werth, Muhtaç Aileler için Geçici Yardım (TANF), Ek Beslenme Yardım Programı (SNAP), Sosyal Güvenlik, Engellilik Sigortası (DI) ve Ek Güvenlik Geliri (SGK) gibi programların mevcut işsizlik sistemini “zayıf” olarak nitelendirdi. sayısı ve bulunabilirliği ile sınırlıdır.
“Birçoğu veya tümü, yalnızca belirli alt popülasyonlar tarafından kullanılabilir – engelli veya daha yaşlı insanlar gibi.”
Panel, Wall Street’in ötesindeki ekonomik dalgalanmaların sıradan insanların ve toplulukların yaşamları üzerindeki etkilerinin daha iyi anlaşılması ihtiyacı ve kurumsal ve hükümet kararlarının koşullara nasıl yardımcı olabileceği veya zarar verebileceği konusunda hemfikirdi.
Groundwork Collaborative’den Mabud, “Biz iyi yaptığımızda ekonomi iyi gidiyor” dedi. “Bu ülkede yaşayan sıradan insanların gerçek deneyimlerine öncelik vermemiz gerekiyor.”
