Beyaz Saray’da tartışmalı bir atama

Başkan Donald Trump’ın baş stratejisti ve baş danışmanlarından Steve Bannon, Cumartesi akşamı yayınlanan başkanlık kararnamesiyle, Ulusal Güvenlik Konseyi’nin ana komitesine atandı.

Genelkurmay Başkanı ve ulusal istihbarat direktörünün Ulusal Güvenlik Konseyi’nde oynadıkları rol ise azaltıldı. Siyasi bir danışmanın ulusal güvenlik hiyerarşisinde dışişleri ve savunma bakanlarıyla aynı seviyeye getirilerek başkanın en üst düzey askeri ve istihbarat danışmanlarının üzerine çıkarılması, siyasi çevrelerde ‘son derece şaşırtıcı’ bir atama olarak değerlendiriliyor.

New York Times gazetesinin haberine göre Steve Bannon, bu atamayla birlikte Trump yönetiminde artık Trump’ın damadı Jared Kushner dışında herkesin üzerinde yer alacak. Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer, Steve Bannon’ın ulusal güvenlikle ilgili meselelerin çözümüne katkıda bulunmayı aslında hep planladığını bildirdi.

Gerek Cumhuriyetçi gerekse Demokrat Partili eski Beyaz Saray yetkilileri, Bannon’ın terfisini çok büyük şaşkınlıkla karşıladı. Eski CIA direktörü Leon Panetta, “Siyasi kaygı içinde olan birini yerleştireceğiniz en son nokta, ulusal güvenlik meselelerinin ele alındığı yerdir. Daha önce böyle bir atama hiç görmedim, bu doğru değil. Bannon’ın dış siyaset ve ulusal güvenlik konularında kapsamlı deneyimi yok. Kendisinin ana rolü, kampanya vaatleri doğrultusunda başkanın vicdanına rehber olmak, yol göstermektir” dedi.

Lean Panetta’nın görüşlerini George W.Bush’un son özel kalem müdürü olan Josh Bolten de paylaştı. Bolten, Bush’un siyasi danışmanı Karl Rove’un Ulusal Güvenlik Konseyi toplantılarına katılmasına asla izin vermeyen bir yetkiliydi. Bolten, geçen Ağustos ayında yaptığı bir konuşmada, başkanların ulusal güvenlik danışmanlarıyla alacakları kararların askerler için yaşamla ölüm arasındaki çizgiyi belirlediğini ve bu kararlara asla siyasi leke sürülmemesi gerektiğini kaydetmişti.

Başkan Obama’nın son ulusal güvenlik danışmanı Susan Rice ise Bannon’ın terfisini “tam bir delilik” olarak değerlendirdi.

Steve Bannon, 2016’da Donald Trump’ın başkanlık kampanyasına katılmadan önce aşırı sağcı Breitbart News adlı haber sitesinin yöneticisiydi. Breitbart News, komplo teorilerinin ve beyazların üstünlüğünü savunanların yer bulduğu bir platform olarak değerlendiriliyor.