ABD Meclisi’nde Türk hükümetine eleştiri Gülen’e övgü

ABD Meclisi’nde Dış İlişkiler Komitesine bağlı olarak yapılan altkomite “2016’da Türkiye’de Politik Eğilimler” görüşmesinde oturum başkanı Cumhuriyetçi Parti Milletvekili Dana Rohrabacher kapanış konuşmasında söyledikleriyle dikkat çekti.

Oturumda Freedom House’dan Nate Schenkkan, Middle East Institute’den Gönül Tol ve Assembly of Turkish American Associations’den Ali Çınar konuşma yaptılar.

Oturumun sonunda Rohrabacher bundan sonra Türkiye ile ilgili iki oturum daha olacağını, birinin sadece Kürtler ve Güneydoğu’da yaşananlar, diğerinin de Rusya ile ilişkiler olacağını belirtti. “Bugün konuşulanlarla ilgili olarak ben de bir şeyler söylemek istiyorum” diyen Rohrabacher, “Türkiye kesinlikle yanlış yolda” diyerek sözlerini sürdürdü.

‘SEKİZ YILDAN SONRA GÜÇ YOZLAŞMASI BAŞLAR’

Oturum başkanı daha sonra Ali Çınar’ın ülkedeki pozitif gelişmeleri anlattığını ve bunu da değerlendireceklerini belirtip, “Türkiye Cumhurbaşkanı yasayı kendi gücü doğrultusunda genişletmek istiyor. Başkanlık en fazla sekiz yılın sonunda biter. Sekiz yıldan sonra yozlaşma başlar, güç yozlaşması”  dedi.

Türkiye’nin sınır güvenliği sorunları olduğunu, uyuşturucu ve insan kaçakçılığının oldukça yaygın olduğunu belirten Rohrabacher ayrıca sınırı 30 saniye ihlal eden Rus uçağının düşürülmesine de değindi.

ABD uçaklarının pek çok ülke sınırını kısa süreli de olsa ihlal ettiğini ve çatışma bölgelerindeki uçuşlarda bunun normal olduğunu ifade eden oturum başkanı, “Rusya IŞİD mevzilerini vuruyor, yani bizi öldürmek isteyen kişilerin olduğu yerleri” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ı diktatör olarak görüp eleştirdiğini anımsatan Rohrabacher, Esad’ın kendisine göre radikal olarak gördüğü kişileri bombaladığını, Erdoğan’ın da Kürtler konusunda aynısını yaptığını ve mantık olarak ikisinin aynı olduğunu söyledi.

‘GÜLEN HAREKETİ MEŞRU BİR MUHALEFET’

Rohrabacher ayrıca Türkiye’de yaşayan, ülkesini çok seven muhalif bir grubun ülkenin daha demokratik değil daha az demokratik olmaya gitmesinden endişe ettiklerini söyledi. Türkiye’de basın üzerinde eskiden beri baskı olduğunu ancak şimdi bu baskının daha fazla arttığına değinen oturum başkanı, “Muhaliflerden Gülen taraftarlarını örnek alalım, bu insanlar çok meşru bir muhalefet ve diğer demokratik toplumlarda kesinlikle ulusal tartışmalara dahil edilebilirler. Erdoğan rejimi bu insanları düşman ilan etti, onlar tutuklanıyor ve sorgulanıyorlar. Evet bu insanlar liberal ve hümanist felsefe ile bağları olan İslamcılar. Bu insanlar devlet düşmanı ilan ediliyor çünkü hükümetin istediklerine muhalifler ve insanları alternatif bir şekilde eğitmek istiyorlar. Aynısı Çin’de Falun Gong’un başına geldi. Korkunç bir şekilde Çin hükümeti tarafından bastırıldı ve sonunda öldürüldü” dedi.

Oturum sırsında Nate Schenkkan da 2013 Aralık ayında yolsuzluk davalarına destek verdiğinden beri Gülen Hareketine karşı bir saldırı olduğunu, hükümetin hareketi terörist olarak nitelendirdiğine dikkat çekti.

Schenkkan, “Bugün gazetesi ve Bugün ile KanalTürk televizyonlarına hükümet tarafından el kondu. Temmuz ayından beri 108 bin internet sitesi bloklandı. Kürt siteler ve Gülen’e yakın olan Nokta gibi dergilerin siteleri artan bir şekilde bloklanıyor. Türkiye dünyada Twitter’Dan içerik kaldırılması konusunda en agresif tavır sergileyen ülke. 2015 yılının ilk yarından dünya genelinde yapılan 442 hesaba yönelik başvurunun 402’si Türkiye’den. Facebook’ta içerik kaldırılması isteğinde Hindistan’dan sonra ikinci sırada” dedi.