Sünnet, ‘oldu da bitti maşallah’ denilecek bir şey değil!

Sünnet, ‘oldu da bitti maşallah’ denilecek bir şey değil!

Yaz aylarının gelmesiyle birlikte Ramazan ayı nedeniyle ara verilen sünnet törenleri bayram sonrası devam edecek. Uzmanlar ise aileler ve akrabalar için bir nevi eğlence anlamına gelen sünnetin çok ciddi bir cerrahi işlem olduğu konusunda uyarıyor.

Toplumumuzda dini bir gereksinim olarak yapılan sünnetin aileler tarafından küçük bir işlem olarak algılanmasının yanlış olduğunu belirten Medicalpark Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Dilek Polat, ciddi bir cerrahi girişim olan sünnetin ‘kesip bitecek, oldu da bitti maşallah’ denilecek kadar basit bir işlem gibi algılanmasının yanlış olduğunu söyledi. Modern tıbbın gereği olarak cerrahi her türlü müdahalenin olduğu gibi sünnetin ameliyathane ortamında yapılmasının önemini vurgulayan Polat, “Netice olarak sünnet, uygun ortamlarda, uygun kişilere yaptırılmalıdır. Kesinlikle yıllar önceki uygulamalar örnek teşkil etmemelidir. Sünnet cerrahi bir müdahaledir, cerrahi müdahalelerde bilim ne söylüyorsa o şekilde yapılması çocuklarımızın sağlığı ve geleceği açısından çok önemlidir.” dedi.

Ailelerin çocuklarını bir an önce sünnet ettirmek için merasim düzenleme telaşına girmemesi gerektiğini kaydeden Polat, eğlenceden ve gösterişten önce sağlığın geldiğini tüm ailelerin buna büyük önem göstermesi gerektiğini hatırlattı. Bazen dikkatsiz ve yanlış uygulamaların hem çocuğun hemde ailelerin hayatını kâbusa dönüştürdüğünü vurgulayan Polat, “Sünnet dinimizce emredilen, sağlık açısından da yararlı bir müdahaledir. Ufak bir müdahale olmasına rağmen, cerrahi bir girişim olduğu unutulmamalıdır. Çocuklar maalesef büyükler tarafından bu konuda zaman zaman korkutulabilmektedirler. Hatta bu korkutmalar bazen, şaka yollu tehditvari bile olabilmektedir. Sünnet vaktinin yaklaşması çocuklar üzerinde olumsuz psikolojik etkiler de yapabilmektedir. Çocuk için sünnet yaşı 2-6, özellikle de 3-5 yaş arası psikososyal gelişme evreleri olduğu için psikologlar tarafından kesinlikle önerilmemektedir. Çocuk 7 yaşından sonra ergenlik çağına kadar bu psikososyal evrenin durgunluğuna girer. Bu yaşlarda yapılacak sünnet, çocuğun psikososyal açıdan gelişmesini sağladığı gibi, çocuğun toplumun bir üyesi olduğunu fark etmesinde etkili olur. Ailenin koruyucu davranış sergilemesinde yapılan hatalar ile çocuklar psikolojik olarak etkilenmektedir. 9 yaşında sünnet olan bir çocuk üzerinde bile koruyucu tutum sergilendiği zaman çocuk yürümekte, çamaşırını giymekte ve tuvalet ihtiyacını yapmakta sıkıntılar ile karşı karşıya kalabilir.” dedi.

“AYRI AYRI ALETLERİN KULLANILMASI ŞART”

Özellikle kırsal kesimlerde ve ilçelerde yapılan tek ve toplu sünnetlerde ortamın steril olmasının hayati önem taşıdığını ifade eden Op. Dr. Dilek Polat şöyle konuştu: “Sünnet gerçekleşmeden önce yapılacak ortamın temizlik şartlarının iyi olması ve yapacak kişinin işinin ehli olması gerekir. Sünnetten önce tıbbi muayene sünnet kadar önemlidir, çünkü çocuğun kanama hastalığı sünnetten sonra ortaya çıkabiliyor. Bunun daha önceden bilmek ve önlemini almak gerekir. Her sünnet edilecek çocuk için hijyen ve sterilite açısından ayrı ayrı aletlerin kullanılması gerekir. Zira aynı aletleri kullanmak suretiyle birçok hastalığın bulaşmasına fırsat tanınmış olur. Sünnet yapılacak çocukların aynı ortamda toplu olarak yan yana sünnet edilmemeleri gerekir. Korku nedeniyle ağlayan çocuklardan olumsuz etkilenmeler kaçınılmazdır. Çocukların bozulacak olan psikolojik halleri ilerideki yıllarda o çocuğun cinsel yaşamında ciddi yıkımlar yapabilir. Ayrıca sünnet müdahalesinin mutlaka bir uzman tarafından yapılması önemlidir. Son zamanlarda koter denilen elektrikli bir aletle yapılan sünnetlerde ciddi sıkıntılar olduğu da görülmekte. Yine, sünnetten sonra kanama, enfeksiyon gibi problemlerin de yaşanabildiği de ortadadır. Netice olarak sünnet, uygun ortamlarda, uygun kişilere yaptırılmalıdır. Kesinlikle yıllar önceki uygulamalar örnek teşkil etmemelidir. Sünnet cerrahi bir müdahaledir, Cerrahi müdahalelerde bilim ne söylüyorsa o şekilde yapılması gerekmektedir.”

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.