Nedir bu probiyotik?
Son yıllarda kronik hastalıklar ile bağırsak dengesi arasındaki ilişkiyi gösteren onlarca araştırma yapıldı. Bu çalışmalarla birlikte günlük hayatımızda ve besin tüketimimizde probiyotik ürünler daha çok yer almaya başladı. Peki, nedir bu probiyotikler?
Meydan Gazetesi’nde yer alan Diyetisyen Hacer Özkaya’nın haberine göre; sindirim sistemimizde yaşayan ve sağlık açısından olumlu ve olumsuz etki gösteren 100 trilyon mikroorganizma (bakteri) vardır. Bu bakterilerin sağlık yönünden yararlı etkileri olanlarına probiyotik yani faydalı bakteri, olumsuz etkileri olanlarına patojen yani zararlı bakteri diyebiliriz. Normal şartlarda bağırsakta bulunan zararlı bakteri ve mantarların oranı yüzde 10-15’i geçmez. Sayıları düşük olduğu sürece zararlı bakterilerin olumsuz etkileri probiyotikler tarafından kontrol altına alınır. Eğer zararlı bakterilerin sayısı artarsa çok sayıda hastalık oluşabilir.
Probiyotiklerin yararları nelerdir?
* Sindirim sistemini güçlendirir
* Zararlı mikroplara karşı savunma sistemini üst düzeyde tutar
* Zararlı maddeleri yok eden madde üretir
* İmmün fonksiyonları güçlendirir
* Sindirim sistemini enfeksiyonlardan korur
* Alerjik reaksiyonlardan korur ve alerjik koliti önler
* Kanser karşıtı özellik gösterir
* Kolesterolü azaltır
* Süt şekeri (laktoz) emilimini arttırır
* Çocuklarda kabızlık ve ishal döngüsünü düzenler
* Gebelikte annede ve bebekte obeziteyi engeller
* Barsak florasını düzenler ve bağırsağın düzgün çalışmasını sağlar
* Gaz ve şişkinliği önler
En güçlü probiyotik besin: Kefir
Bizim beslenme alışkanlığımızda bulunmayan ancak son yıllarda tanıştığımız kefir, ekşimsi krema tadıyla güçlü bir probiyotik besindir. 1900’lü yılların başlarında Ruslar tarafından Kuzey Kafkasyalılardan elde edilen tohumları hızla dünyaya yayılmıştır. Kuzey Kafkas Prensi’nden kefir tohumlarını alıp Moskova’ya getiren Irina Sakharova, kefirin Rus halkına sunulmasında verdiği mücadele ve çabalarından ötürü bir teşekkür mektubu almıştır. Evde kefir yapımında süte doğrudan kefir tohumları eklenir. Çiğ süt kaynatılır ve 20-25 derecede soğutulur. Kefir tohumu mayalanır. Mayalanmanın ardından tohumlar süzülür ve yeni bir mayalanma için kullanılır. Günlük iki bardak kefir, probiyotik bakterilerden gelen faydaları arttırır.
Antibiyotik, bağırsak dengesini bozuyor
Probiyotikler, sindirim sisteminde belirli sayıda bulunan ve tüketildiğinde bireyin bağırsaklarındaki bakterilerin sayıca dengesini sağlayarak sindirim sistemi ve bağırsak sağlığını koruyan canlı mikroorganizmalar (bakteriler) olarak tanımlanabilir. En önemli probiyotikler, lactobacillus ve bifidobacterium türleridir. Bağırsakta bakteri dengesinin korunmasına yardımcı olan bu mikroorganizmalar, özellikle stres veya hastalık nedeniyle denge bozulduğunda ve antibiyotik kullanımından sonra bağırsaktaki bakteri yoğunluğu azaldığında önem taşımaktadır. Bu bakterileri içinde fazla bulunduran besinlereyse probiyotik besinler denilmektedir.
VÜCUT SAVUNMASIZ KALIYOR
Günümüzde kullandığımız en güçlü probiyotik besinler yoğurt ve kefirdir. Pastörizasyon ve UHT işlemleri yoğurtlarda bulunan probiyotik bakteri miktarını azaltır.
Probiyotiklerin bağırsakta oluşturduğu üstünlük ortadan kalktığında bağırsak geçirgenliği artıyor ve besinlerin sindirimi ile oluşan toksinler kana geçiyor. Kana geçen zararlı toksinlerle savaşmaya başlayan bağışıklık sisteminin gücü azalıyor ve vücut hastalıklara yatkın hale geliyor. Savunma sistemini güçlendiren probiyotiklerin vücut için birçok yararı vardır.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment