Geniz eti problemlerine karşı duyarsız olmayın

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op.Dr. Gökalp Dizdar, geniz etinin, burnun gerisine yerleşmiş bademciklere benzer şekilde görev yapan bir doku olduğunu söyledi.

Kulak Burun Boğaz Uzmanı Op.Dr. Gökalp Dizdar, geniz eti, bademciklere bakıldığında gibi bakıp görülebilecek bir şey olmadığını belirterek, “Geniz eti büyüdüğü ve iltihaplandığı takdirde bir takım problemlere neden olmaktadır. Geniz etini büyüten faktörlerden biri enfeksiyondur. Geniz etinin aşırı büyük olması durumunda burun boşluğunun gerisini tıkadığını burundan soluk alıp vermeyi güçleştirmektedir.”

GENİZ ETİNİN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Op. Dr. Gökalp Dizdar, geniz etinin büyümesi durumunda çeşitli belirtiler kendini gösterdiğini belirterek, “bunlar; burundan nefes alma güçlüğü ve buna bağlı olarak sürekli ağızdan nefes alıp verme, nefes alıp verirken hırıltılı ses çıkması, burun tıkalıymış gibi genizden konuşma, uyku apnesi dediğimiz uyku sırasında birkaç saniye süreyle nefesini tutma, iştahsızlık ve uyku sırasında horlama şeklindedir. Çocuğunuzda bu belirtileri hissettiğiniz an hemen uzman bir hekime göstermelisiniz.”

GENİZ ETİ TEDAVİSİ AMELİYATSIZ MÜMKÜN MÜDÜR?

Geniz eti probleminde uzman hekimin kontrollerden sonra bir karara varacağını belirten Op. Dr. Dizdar, “Geniz etinin neden büyüdüğüne bakılmalıdır. Alerji ve sık enfeksiyonlar nedeniyle mi yoksa yapısal bir büyüme mi söz konusudur, bu önemlidir. Eğer alerjik bir durum ise, alerji belirtilerine göre bir takım tedaviler uygulanabilmektedir. Veya sık geçirilen enfeksiyonları azaltarak geniz etinde bir miktar küçülme beklenebilir. Ama bu durum çocuğun ağız ve yüz gelişimini etkileyecek bir düzeyde ise, ortakulak problemine neden oluyor ve uyku apnesi dediğimiz durumu ortaya çıkarmışsa kesin suretle ameliyat edilmelidir.”

GENİZ ETİ AMELİYATI İÇİN EN UYGUN YAŞ NEDİR?

Op. Dr. Dizdar, bu ameliyatın çocuğa 3 yaşından sonra rahatça yapılabileceğini belirterek, “Ancak çocuğun gelişimini olumsuz etkileyen, düzenli nefes alıp vermeyi zorlaştıran bir durum var ise uzman doktor ile görüşülüp bu yaş daha erkene çekilebilir.’demektedir. Geniz eti yaş ilerledikçe kendiliğinden kaybolduğu için 15 yaşından sonra bu operasyonu pek uygulamıyoruz. Fakat tümörel bir durumdan şüpheleniyorsak veya bir asimetri söz konusuysa yaş sınırı tanımadan hemen her yaşta bu ameliyatı yapıyoruz.”

Eğer bu ameliyat zamanında yapılmaz ise çocukta yumuşak ve sert damak yapısının gelişmeyeceğini söyleyen Dizdar, “Bu gelişim için dilin damağa uygun bir biçimde temas etmesi şarttır. Çocuk sürekli ağızdan nefes alıp verdiği müddetçe bu gelişim tamamlanamaz ve yüksek bir damak meydana gelir. Bununla beraber diş ve yüz yapısını da olumsuz yönde etkiler. Orta kulak ve uyku problemlerini de ortaya çıkarttığı gibi çocuğun okul yönündeki başarısını da tehlikeye sokar.”

GENİZ ETİ AMELİYAT SÜRECİ VE SONRASINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Ameliyat sürecine değinen Op. Dr. Dizdar, “Geniz eti ameliyatı çocukta genel anestezi altında yapılan bir ameliyattır. Ameliyat sırasında hastanın ağzı açılarak, ağız açık şekilde sabitlenmektedir. Küçük dilin, yumuşak damağın üst kısmında bulunan büyümüş vaziyetteki geniz eti muayene edilir ve ağızdan küret denilen bir alet vasıtasıyla çıkartılır. Kanama kontrolü yapılır, ağız içi steril bir duruma getirilir ve ameliyat bu şekilde bitirilir.”

Ayrıca ameliyat sonrası uygulanması gereken şeylere de değinen Op. Dr. Dizdar, “Anestezi etkisi geçtikten sonra ılık ve sıvı besinlerle hasta beslenir. Ertesi gün ise çok sıcak olmamak kaydıyla asitli içecekler ve baharatlı yiyecekler dışında hasta her şeyi yiyebilir. Kontrol amaçlı hastanede 1 gün kalınır. Ameliyat sonrası kanama nadir görülen bir şeydir. Eğer böyle bir şey olursa, hasta tekrar uyutulur ve kanama durdurulur. Burun arka kısmına 1 gece olmak kaydıyla tampon konulabilir. Çocuk eve geçtikten sonra fazla hareketli aktivitelerle haşır neşir olmamalıdır. Kalabalıktan uzak kalmalı, evinde istirahat etmelidir.”

Belirtiler dahilinde hemen harekete geçilmesi gerektiğini vurgulayan Op. Dr. Gökalp Dizdar, “Eğer çocuğunuzda sık burun tıkanıklığı, ağzı açık uyuma, horlama gibi belirtiler varsa ileride meydana gelebilecek ve kalıcı rahatsızlıklar verebilecek sonuçlara maruz kalmamak için mutlaka bir Kulak Burun Boğaz Uzmanına görünmesi gereklidir.”