Gebelikte şeker ve tansiyona dikkat

Prof. Dr. Faruk Buyru, gebelikte şeker ve tansiyonun kontrol altında tutulması gerektiğini belirterek, “Tansiyon kontrol altına alınamazsa annede böbrek yetersizliği, beyin kanaması gibi hayatı tehdit edici bir boyut kazanabilir. Bebeğin anne karnında ölüm riski artar. Anne havale geçirebilir. Hipertansiyon önemli anne ölüm nedenlerindendir” dedi.

Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Faruk Buyru, hamile kalmadan önce annenin bir hastalığı olup olmadığının teşhis edilmesinin önemli olduğunu, bazı ilaçlarının alımının gebelikten önce bırakılması gerektiğini belirtiyor. Prof.Dr. Buyru, gebelerde özellikle ilk üç ayda ilaç kullanımında dikkatli olunması gerektiğini, bazı durumlarda ise ilaç kullanımının şart olduğunu ifade etti. Buyru, bazı ilaçların korku nedeni ile kullanılmamasının veya bazı hastalıkların tedavi edilmemesinin, bebek sağlığını olumsuz etkilemekle kalmayıp, erken doğumu da tetiklediğini söyledi.

“ŞEKER HASTALIĞI GEBELİKTE İLAÇ KULLANMAYI GEREKTİRİR”

Şeker hastası anne adaylarının ağızdan alınan ilaçlar yerine insüline geçmesi gerektiğini belirten Buyru, “Şeker kontrol edilmezse bebeğin suyunun fazla olması, iri bebek gibi problemlerin görülme sıklığı artar. Yine şekeri kontrol edilemeyen gebelerde anne karnında bebek ölümleri görülebilir. Bu nedenle anne adayının hastalığını mutlaka takip eden doktor ile temasa geçmesi gerekir” dedi.

“HİPERTANSİYON ÖNEMLİ ANNE ÖLÜM NEDENLERİNDENDİR”

Hipertansiyonun gebelikte alevlenme gösterebileceğini ifade eden Buyru, “Tansiyon kontrol altına alınamazsa annede böbrek yetersizliği, beyin kanaması gibi hayatı tehdit edici bir boyut kazanabilir. Bebeğin anne karnında ölüm riski artar. Anne havale geçirebilir. Tansiyonu kontrol altına alabilmek için gebeliği sonlandırmak, bebeği erken doğurtmak da gerekebilir. Tansiyon gebelikte alevlenebileceği gibi, tam tersine gebelik sürecinden olumlu olarak da etkilenebilir. Preeklampsi, hipertansiyon ve idrarda albümin çıkması ile beliren bir hastalıktır. Gebeliğin son üç ayında ortaya çıkar. Genetik yatkınlık, gebelik öncesinde mevcut hipertansiyon, gebelikte çok kilo alımı gibi risk faktörleri vardır. Bebeğin suyu azalmışsa, anne veya bebek açısından gebeliğin devamı sakınca yaratıyorsa bir an önce doğumu gerçekleştirmek gerekir. Genellikle doğumdan kısa süre sonra kendi kendine düzelir. Preeklampsi ve hipertansiyon önemli anne ölüm nedenlerindendir” diye konuştu.

Prof. Dr. Buyru anne adaylarının yapması gerekenlere dikkat çekerek, “Gebeler çok kilo almamalı, çok tuz ve şeker tüketmemelidir. Ancak gebelik öncesinde mevcut olan böbrek ve kalp hastalıkları, bazı romatizmal hastalıklar, kan hastalıkları anne sağlığı açısından önemli risk oluşturur. Annenin mevcut bir hastalığı varsa mutlaka gebe kalmadan doktoruna başvurmalı ve alınacak önlemler konuşulmalıdır. Mevcut hastalığın gebe kalmaya engel oluşturup oluşturmadığı araştırılmalıdır. Gebelik ve doğuma bağlı anne ölümlerinin önemli bir oranı, gebelik dışında bir hastalığı olan ve gebe kaldığında buna yönelik önlem alınmayan annelerde görülmektedir” şeklinde konuştu.

Buyru hamilelikte acilen doktora başvurulması gereken durumları ise şöyle ifade etti:

“Gebelik esnasında kanama, yüksek ateş, karnında kasılma ve ağrı olması, gebeliğin beşinci ayından sonra bebek hareketlerinin günde 10’dan daha az olması, özellikle yüzünde belirgin ödem ve şişme olması, suyunun gelmesi durumlarında mutlaka doktorunu aramalı veya hastaneye başvurmalıdır”

“HAMİLELER KOLA VE KAHVE İÇMEMELİ”

Prof. Dr. Buyru, denize veya havuza girecek anne adaylarına ıslak mayo ile oturmamalarını önerdi. Sıcak yaz günlerinde bol sıvı alınmasının önemine değinen Buyru, ”Günde en az 2 litre sıvı tüketilmelidir. Su, ayran, maden suyu, süt ve taze sıkılmış meyve suları önerilebilir. Uzun süre aç kalınmamalı, sık ve az yemeye dikkat edilmelidir. Meyve tüketiminde de aşırıya kaçılmamalıdır. Mümkünse öğlen uykusu da uzun yaz günlerinde yararlı olur. Kahve ve kolalı içeceklerden olabildiğince kaçınılmalıdır” diye ifade etti.