Tatil rehavetini önlemek için kitap okutun
Psikolog Sevim Buzkan Ertuğrul, anne ve babaların en büyük sıkıntı yaşadıkları yarıyıl tatili ile ilgili uyarılarda bulundu. Çocukların derslerden kopmaması gerektiğini vurgulayan Ertuğrul, “Çocuklarda tatil rehavetini önlemek için mevcut kurallarda değişimler yapılmadan bol kitap okuması ve belli zaman diliminde derslerine zaman ayırması sağlanmalıdır.” dedi.
Yarıyıl tatilinin yaklaşması ile hem öğrencileri hem de anne babaları tatlı bir telaş sardı. Öğrenciler bir dönemin yorgunluğunu 2 haftalık tatille atmayı planlarken, anne babalar da çocukların tatili sadece oyun oynayarak geçirmelerinden yana endişe içinde. Sömestr tatilini çocuğun hem eğlenerek hem de derslerden kopmadan geçirmesi için Acıbadem Kayseri Hastanesi’nden Psikolog Sevim Buzkan Ertuğrul anne-babalara şu önerilerde bulundu:
* Yarıyıl tatilinin belli bir plan çerçevesinde kaliteli geçirilmesi mümkündür.
* Yarıyıl tatilinin verimli geçirilmesi için mutlaka tatil programı hazırlanmalıdır.
* Bu programda ağırlık sosyal aktiviteye ayrılmalı, derslerden kopmamak içinde tekrar planı oluşturulmalıdır.
* Bu dönemde çocuktan okul dönemindeki gibi ders çalışması beklenmemeli, ona dinlenmesi için zaman tanınmalıdır.
* Öğrencilerin bir dönemin yorgunluğunu üzerlerinden atmak için oldukça önemli olan bu tatilin kaliteli geçmesi adına aileler çocuklarıyla beraber zaman geçirmeli, eğlenmelerine izin vermeli, ortak aktiviteler planlamalı, mümkünse yer değiştirerek kısa süreli seyahate çıkılmalıdır.
* Zayıf olan derslerle ilgili konuşulmalı, bunun nasıl çözüleceğine yönelik planlamalar yapılarak, çocuk ikinci yarı yıla hazırlanmalıdır.
* Bunun yanı sıra tatil rehavetini önlemek için mevcut kurallarda değişimler yapılmadan bol kitap okuması ve belli zaman diliminde derslerine zaman ayırması sağlanmalıdır.
Psikolog Sevim Buzkan Ertuğrul, yarıyıl tatili 15 gün de olsa tatil sonrası uyum süreci mutlaka yaşanacağını belirterek, “Çocuğun okula uyum sağlayabilmesi adına zaman tanınmalı, hemen okula adapte olması beklenmemelidir. Okul başarısını çocuğun hayat başarısı gibi görerek sürekli baskı yapan bir anne baba modeli üstlenmek iki taraf içinde yıpratıcı olmaktadır. Bu nedenle çocuğa karşı her dönem ilgili olmak ve planlanmış programın kontrolünü sağlamak hem daha verimli olacaktır hem de baskıcı bir ebeveyn modeli üstlenilmesini önleyecektir. Unutulmaması gereken en önemli nokta çocukların psikolojik ve fizyolojik sağlıklarının her şeyden önemli olduğudur.” diye konuştu.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment