Kongre’ye sunulan Türk seçim analizinde ilginç tanımlamalar

Kongre’ye sunulan Türk seçim analizinde ilginç tanımlamalar

‘‘Kongre Araştırma Merkezi’’ adlı düşünce kuruluşu, 7 Haziran Milletvekili Genel Seçimleri’nin sonuçlarına değerlendiren bir raporu Kongre’ye sundu.

Raporda dikkat çeken değerlendirmeler arasında Başbakan Ahmet Davutoğlu için ”sembolik lider” tanımlaması oldu.

Raporda dikkat çeken hususların başında, “Muhalif partilerin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önceliklerine karşı direnci, AKP’nin önde gelenlerine Erdoğan’dan daha bağımsız bir gündem ve siyasi kimlik geliştirme fırsatı sağlayabilir” ifadeleri oldu.

Rapor, Ortadoğu uzmanı Jim Zanotti tarafından kaleme alındı. Raporda, “ Seçim sonunda Türkiye’nin İslamcı kökenli Adalet ve Kalkınma Partisi’nin Meclis’te en fazla milletvekili kazanmasına karşılık, 2002’den bu yana sahip olduğu tek başına iktidar gücünü kaybetti. Bunun muhtemelen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın güçlerini artırmak için bir Anayasa değişikliği yapma umudunu sona erdirdi” denildi.

Seçim sonuçları analizinde, Erdoğan’ın otoriter eğilimlerine fren olarak değerlendirildiği de aktarıldı.

AKP’YE OY KAYBETTİREN İKİ TEMEL NEDEN OLDU

Raporun genel bakış bölümünde AKP’ye iki temel faktörün oy kaybettirdiğine dikkat çekildi. Bunlardan birisinin Kürtlerin HDP’ye yönelmesi diğerinin ise ekonomideki yavaşlamanın olduğu ifade edildi.

Analizde, ‘‘Erdoğan, tüm güçlerini artırmak üzere yapılandırılan ‘başkanlık sistemi’ için seçimleri referanduma dönüştürdü. Ancak güçlerini arttırma şöyle dursun, Meclis çoğunluğunu sağlayamadı” ifadesi yer aldı.

Ayrıca raportda AKP’nin Meclis’te bel bağladığı sandalyelerin, yüzde 10 seçim barajını aşınca, kökleri Kürt milliyetçi hareketinden gelen Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) gittiği yazıldı. Büyük ölçüde Türkiye’nin güneydoğusunda yaşayan ve önceki seçimlerde AK Parti’ye oy vermiş birçok muhafazakâr ve dindar Kürt seçmenin HDP’ye döndüğü kaydedildi.

Bazı gözlemcilerin, seçmenlerin giderek artan bir şekilde Türkiye’nin son zamanlarda yavaşlayan ekonomisi ve değer kaybeden TL’nin etkisini hissetmesinin de AK Parti’nin destek kaybetmesine neden olduğu yorumlarına dikkat çekildi.

‘‘SEÇİM SONUÇLARI; BÜYÜK BELİRSİZLİK’’

“Seçim sonuçlarının siyasete nasıl yansıyacağı büyük bir belirsizlik. Hükümeti kurma görevinin hangi siyasi parti liderine verileceği Erdoğan’ın tasarrufunda ve resmi sonuçların açıklanmasından itibaren 45 gün içinde hükümet kurulmazsa ya da sonrasında dağılırsa, Erdoğan, yeni seçimler için çağrıda bulunabilir’’ denilen analizde, AKP dışında diğer siyasi partilerin Erdoğan’ın gelecekteki siyasi etkinliğini törpüleme ve onun bastırdığı yolsuzluk soruşturmalarını devam ettirme talebinde bulunduklarına dikkat çekildi.

Seçim değerlendirmesinde Erdoğan’ın, diğer partilerin imtiyaz ve uzlaşmaz tavırlarını nedeniyle ülkede istikrarın bozulma tehlikesine karşı AKP’ye yeniden destek vermeleri için seçmenleri ikna etmeye çalışabiliceği vurgulandı.

DAVUTOĞLU İÇİN ‘‘SEMBOLİK LİDER’’ DENİLDİ

Analizin Başbakan Ahmet Davutoğlu için ‘‘sembolik lider’’ tanımlaması dikkat çekti. Raporda, ‘‘AKP ve sembolik lideri Başbakan Ahmet Davutoğlu, ya usule uygun bir koalisyonla ya da HDP, CHP ya da MHP’nin dışarıdan desteğini alarak hükümeti kurabilir. Diğer partilerin Erdoğan’ın önceliklerine karşı direnci, AKP yönetimi için Erdoğan’dan daha bağımsız farklı bir gündem ile siyasi kimlik geliştirme fırsatı sağlayabilir’’ denildi.

AKP’nin hükümeti kuramaması durumunda, diğer partiler arasında bir koalisyon ya da azınlık hükümetinin de mümkün olabileceğine dikkat çekildi.

ABD’NİN ÇIKARLARI İÇİN DE DURUM BELİRSİZ

Raporun “Daha Geniş Etkiler” başlıklı bölümünde, “13 yıllık tek parti yönetiminin ardından parlamenter siyasetin Türkiye ve ABD’nin Ankara ile olan ilişkileri ve çıkarları için belirsiz” ifadeleri dikkat çekti.

‘‘ABD ile ilişkileri de dâhil olmak üzere Türkiye’nin dış politikası üzerine seçimlerin etkilerini tahmin etmek zor. Türkiye’nin IŞİD’e karşı ABD liderliğindeki koalisyon çabalarına isteksizliği, büyük ölçüde, doğrudan eylem konusunda bölgedeki siyasi yelpazenin Türkiye’nin güvenliği ve ekonomisi için tehditler oluşturabileceği kaygılarından kaynaklanıyor gibi görünüyor’’ ifadeleri analizde yer aldı.

Raporda, ‘‘Zorluklar içinde IŞİD’in misillemesi ya da birçok Türk’ün etnik, mezhepsel ya da jeopolitik rakip -yani İran destekli Esad rejimi ve çeşitli Kürt grupları- olarak algıladığı aktörlerin gönülsüz destekleyicisi olması yatıyor. Ayrıca, Türk liderlerin Türkiye’nin esas çıkarlarını, aynı zamanda NATO ile ilişkileri ve güvenlik garantileri korurken karşılaştıkları ikilemlerin, birçok geçmiş Ortadoğu ve Soğuk Savaş krizinde yansıması bulunuyor’’ denildi.

Değerlendirmede, seçimleri takiben artan parlamento sorumluluğuyla, Erdoğan ve siyasi müttefiklerinin IŞİD karşıtı koalisyon karşısında gösterdikleri ihtiyat, Esad karşıtı gruplara verilen destek ya da (Hamas dâhil) Müslüman Kardeşler tipi hareketler için mezhepsel-ideolojik tercihlerine ilişkin alınan riskler konusundaki sınırlamaları daha genişletebileceği aktarıldı.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.