Sean Penn uyuşturucu baronu ile gizlice görüşmüş

Haftaiçinde Meksikalı güvenlik güçlerince yakalanan uyuşturucu baronu El Chapo (Bücür) lakaplı Joaquín Guzman Loera’nın ünlü oyuncu Sean Penn ile Ekim ayında görüştüğü ve Penn’in Rolling Stone dergisi adına Guzman ile röportaj yaptığı ortaya çıktı.

Cumartesi akşamı online olarak yayınlanan röportajda Penn’in tek kullanımlık telefonlar, her gün sadece bir kontak ile görüşme, BlackBerry telefonlar ile mesajlaşmalar sayesinde Guzman ile görüşmeyi ayarladığı ve oldukça zahmetli bir yolculuk sonunda uyuşturucu baronu ile görüşmeyi başardığı anlatılıyor.

Röportajda Guzman ile kendisinin aynı yaşlarda olduğunu belirten Penn kendisinin 6 yaşında Malibu’da sörf yaparken El Chapo’nun portakal ve gazoz satarak çalışmaya başladığını, 15 yaşında ise kendi marihuana ve afyonunu ürettiğini ifade ediyor. Uyuşturucu baronu uyuşturucu işe girmesini ise başka türlü ailesini geçindirmesinin mümkün olmadığını şeklinde aktarmış.

Penn’e göre hiç de üzgün bir ifadesi olmayan Guzman, “Dünya üzerindeki herkesten daha fazla marihuana, methamphetamine, eroin ve kokain sağlayabilirim. Filomda denizaltılar, uçaklar, kamyonlar ve botlar” var diyerek kendi imparatorluğunun büyüklüğünü anlatmaya çalışmış. Guzman tarihte şuana kadar bilinen en büyük uyuşturucu kartelinin başındaki isimdi.

Dünyanın en bilinen uyuşturucu baronu Pablo Escobar’da da büyük bir suç imparatorluğu kuran Guzman’in tek başına Amerika’daki bütün uyuşturucu arzının yarısını karşıladığı düşünülüyor.

Bir milyar dolarlık bir serveti olduğu düşünülen Guzman’ın yarattığı şiddet içinse savunması, “Bakın tüm yaptığım kendimi savunmak, başka bir şey değil. Ben hiç tartışma başlattım mı? Asla” yönünde.

Ekim ayında Meksika’da saklandığı ormanda uyuşturucu baronu ile yedi saat görüşen Penn’in yanında Meksikalı oyuncu Kate del Castillo de varmış ve üçlü birlikte bir yemek de yemiş. Kate del Castillo ile irtibat kurmasının uzun bir zaman aldığını belirten Penn, kısaca Castillo’nun Guzman ile tanışıklığının tarihçesini de anlatıyor.

Ülkesinin en meşhur oyuncularından olan Castillo, oldukça bilinen bir pembe dizide uyuşturucu baronesini oynamış. Castillo bir gün Twitter üzerinden Meksika’da hükümet yerine Guzman’a daha fazla güvendiğini belirtip, kadın ve çocukların sürekli acı çektiği ortamı değiştirip, yozlaşmış politikacıların zorluklar içinde yaşayacağı bir ortam kurmasını istemiş.

Çoğu Meksikalının hislerine tercüman olan Castillo, bu tarihten beri güvenlik güçleri ve politikacıların kimi tehditleriyle karşılaştığını ancak ülkedeki popülaritesi ve aktivist kişiliğiyle düşündüklerini söylemekten çekinmediğini belirtmiş.

Castillo’nun bu çıkışı üzerine Guzman’ın avukatlarından biri onunla temasa geçmiş ve uyuşturucu baronunun düşüncelerini beğendiğini, ona çiçek yollamak istediğini söylemiş. Ne var ki o çiçekler oyuncunun adresini sürekli değiştirmesi nedeniyle asla ulaşamamış.

İngilizce bilmeyen Guzman ile İspanyolca konuşamayan Penn’in röportajı için bir çevirmen yardımcı olmuş. Penn ayrıca görüşme sırasında 1000 civarında kartel askerinin de etrafta El Chapo’yu korumak için bulunduğunu aktardı.

Röportajın devamı ise belli zamanlarda internet ve video konferans üzerinden olmuş. Guzman bir yandan Meksikalı ve Amerikalı yetkililerden kaçarken bir taraftan da sorulara cevap veriyormuş.

Meksika’da daha önce yakalanıp, tutuklanan ancak banyosunun altında kazılan tünel sayesinde kaçan Guzman’ın bu kaçışının bir milyon dolara mal olduğu, bu tüneli kazan mühendislerin Almanya’da eğitildiği ve kaçış için özel üretim bir de motosikletin kullanıldığı belirtiliyor.

Guzman’ın gazetecilere en son 1993 yılında yakalanmadan önce röportaj verdiği ve o zaman uyuşturucu sattığını reddedip sadece çiftçi olduğunu aktardığı biliniyor.

Penn ayrıca Guzman’ın hapishanede iken hayatının filme aktarılması için Hollywood’dan oldukça fazla teklif aldığını belirtiyor. El Chapo bu noktada kendi hikayesini kendisi filme almak istemiş ve fikirlerini aktarmak için güveneceği tek ismin olarak aklına Castillo gelmiş. Oyuncu uyuşturucu baronu ile uzun süre BlackBerry üzerinden mesajlaşmış.

Penn röportajında kendisinin yaptığı tüm seyahat ve görüşmelerin Amerikalı ve Meksikalı yetkililerce bilindiğini düşündüğünü de açıklıyor. Adını vermeyen Meksikalı bir yetkili de New York Times’a yaptığı açıklamada Penn ve Guzman arasındaki röportajdan haberleri olduğunu belirtiyor.

Dergi röportajda konunun hassasiyeti nedeniyle bazı kişi ve yerlerin ismini değiştirdiklerini de açıklıyor.

Saatler süren görüşme sırasında Penn Cumhuriyetçi Parti’nin başkan aday adaylarından Donald Trump’ın öldürülmesi için Guzman’ın 100 milyon dolar ödül koyup koymadığını da sormuş. Guzman’ın bu soruya cevabı ise, “Ah! Benim arkadaşım” şeklinde olmuş. Trump Meksikalılar için hepsinin uyuşturucu satıcısı olduğu yolunda bir açıklamada bulunduktan sonra pek çok kesim tarafından eleştirilmişti.

Guzman röportajda çocukluğunda uyuşturucu ile tanıştığını ancak hiç bağımlısı olmadığını ve 20 yıldır da kullanmadığını belirtiyor. Ayrıca kendisinin yakalanması veya öldürülmesinin uyuşturucu ticaretinde bir değişiklik yaratmayacağını çünkü doğup büyüdüğü yerde uyuşturucu satmak dışında yaşamak için başka bir yolun bulunmadığını ve ekonominin çok kötü olduğunu da ifade etmiş.

Penn’in nedeni olduğu şiddet ile ilgili sorusuna ise Guzman, “Çünkü bazı insanlar problemler ile büyür. Bazılarında kıskançlık vardır ve bilgileri başkaları ile paylaşırlar. Bütün şiddetin nedeni budur” olmuş.

Guzman ayrıca bir soru üzerine de iş yaptığı onca ülke ve kültür içinde hiçbiri ile zorluk yaşamadığını da belirtmiş.

Pablo Escobar’ın yakalanışını ve öldürülmesini izlediğini aktaran Guzman, kendisinin böyle bir sonu olup olmayacağı sorusuna ise, “Bir gün öleceğimi biliyorum, umarım doğal sebeplerden olur” şeklinde cevap vermiş.

*Fotoğraf Roling Stone dergisinden alınmıştır.