Şiddet ailede başlıyor
Psikolog Cemre Soysal, toplumun her kesiminde şiddeti görmenin mümkün olduğunu belirterek, “Şiddet klasik aile yapısında otoriteyi sağlamak için aile de başlıyor” dedi.
Soysal, yaptığı açıklamada, sokak ortasında yürüyen kadına uygulanan şiddet, bir şehrin kültür-sanat mirasına sahip çıkmaya çalışanlara uygulanan şiddet, okulda hakkını aramaya çalışan öğrenciye uygulanan şiddet gibi birçok örnek verebileceğini ifade etti. Toplumda olup biteni anlayabilmek için dikkatlice incelenmesi gereken ilk yerin, aile olduğunu anlatan Soysal, “Bizim ülkemizde klasik aile yapısında otoritenin büyük önemi vardır. Bu otoriteyi yerleştirebilmek için ise kullanılan en yaygın yöntem tehdit, korku ve ihtiyaç dahilinde şiddettir. Alışveriş merkezlerinde daha çok gözlem yapma şansım oluyor. Çocuk doğası için uygun olmayan bu mekanlarda çocuğun sıkılıp mızmızlanmaya başlamasıyla annenin çocuğu kolundan çekiştirmesi veya koluna/bacağına bir şaplak patlatması an meselesi olabiliyor. Yapmasını istemediği bir hareketi yapan çocuğu da cezalandırma yöntemi olarak vurma kullanılabiliyor” diye konuştu.
Şiddetin öğrenilen bir davranış olduğuna dikkat çeken Soysal şöyle devam etti:
“Evinde şiddet gören bir çocuk şiddeti öğrenir ve başkalarına yöneltmeye başlar. Öfkelendiğinde çocuğuna vuran annenin verdiği mesaj nettir. Ben sorunlarımı başka yöntemle çözemiyorum. Sinirlendiğim zaman vurabilirim. Buna maruz kalan çocuk da sinirli olan insanın beklendik tepkisinin vurma eylemi olduğunu öğrenmeye başlar. Önce okuldaki akranlarına, sonra ailesine, sonra da gücünün yettiklerine. Kabul edelim ki, toplumsal alt yapı olarak şiddetle beslenen bir kültürümüz var. Türklüğün onur kavramlarının “at, avrat, silah” olduğunu düşündüğümüzde at ve silahla 2/3’lük savaş ve şiddet potansiyelimiz olduğunu varsayabiliriz. Televizyonda reyting rekorları kıran dizilerin kahramanları ise vuran, öldüren bitirimler. Ekranda buzlanan sigara insan sağlığına zararlıdır ama gözümüzün içine sokulan o silah ve şiddet görüntüleri de bir o kadar zararlıdır”
Gitgide artan şiddet olaylarını engelleyebilmenin en etkili yöntemi ise aile yapısına müdahale edebilmekten geçtiğini vurgulayan Soysal, “Ebeveynler çocuklarına kullandıkları kelimelerin, uyguladıkları davranışların, çocuğun şiddetle olan ilişkisini ne kadar besleyip beslemediğinden emin olmalılar. Bunun sorumluluğu ailelerde olduğu kadar devletin uyguladığı politikada da olmalıdır. Fakat bu politikaların güven verici olabilmesi için öncelikle polis gibi devletin kendi birimlerinin halka uyguladığı şiddetin bir an önce durdurulması gerekmektedir. Çocuğunu döven bir ebeveynin çocuğuna okuldaki arkadaşına vurmamasını tembihlemesi ne kadar başarısız olacaksa; kendi halkına kontrolsüz güç ve şiddet uygulayan bir devletin, vatandaşını şiddetten uzak tutmaya çalışması da o kadar başarısız ve hatta ironik olacaktır” ifadelerini kullandı.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment