Tekrarlayan baş dönmelerine dikkat

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Aynur Özge, baş dönmesinin en sık karşılaşılan nörolojik şikayetlerden biri olduğunu belirterek, tekrarlayan baş dönmesinin çocuklarda bile migren belirtisi olabileceğini söyledi.

Nöroloji, Algoloji ve Klinik Nörofizyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özge, tıpta “vertigo” olarak bilinen baş dönmesi hakkında İHA muhabirine açıklama yaptı. Baş dönmesinin en sık karşılaşılan nörolojik şikayetlerden biri olduğunu ve kabaca boşluktaki yönelim hissinde değişiklik olarak tarif edildiğini ifade eden Prof. Dr. Özge, her yaşta insanın baş dönmesi, buna eşlik eden dengesizlik hissi veya mide bulantısı gibi ataklar yaşayabileceğine işaret etti. Baş dönmesinin yaşanan ateşli hastalıklar gibi bedensel sorunlara eşlik edebildiği gibi başlı başına bir hastalık habercisi de olabileceğine dikkat çeken Özge, “Bazen bu duruma kusma atakları ve taşıt tutması gibi hareket hassasiyeti de eşlik eder. Baş dönmesi ve baş ağrısı güncel yaşamda genellikle bir sızlanma belirtisi olarak algılanıyor. Ancak, mutlaka dikkate alınması gerekiyor. Özellikle ikisi birlikte görülüyorsa başka hastalıkların belirtisi olabiliyor. Her yaş grubunda baş dönmesi farklı nedenleri akla getirir. Çocuklarda ilk akla gelen neden beyincikte yerleşen bir kitle veya ‘vertiginöz migren’ adı verilen bir migren çeşidi iken, gençlerde MS, yaşlılarda damar sertliği veya beyin krizi ile giden tablolar akla gelmelidir” dedi.

Baş dönmesinin toplumda görülme sıklığının yaşla birlikte arttığını dile getiren Özge, “Baş dönmesinin en sık nedeni ‘benign pozisyonel vertigo’ adı verilen kulak içindeki yarım daire kanallarında böbrek taşına benzer kristaller oluşmasıdır. Özellikle mevsim geçişlerinde ve viral enfeksiyonlarla sıkça tetiklenen bu durum başa uygulanan özgün manevralar ile çoğu zaman ilaç tedavisi gerektirmeksizin düzeltilebilir” diye konuştu.

Hangi yaşta olursa olsun baş dönmesi ve baş ağrısının başlı başına sık görülen ve önemsenmesi gereken yakınmalar olduğunun altını çizen Prof. Dr. Özge, her ikisinin birlikte görüldüğü durumlarda ise mutlaka bir nöroloji uzmanına başvurulması uyarısında bulundu. Böylesi bir duruma yol açabilecek pek çok nedenin muayene ve gerekli incelemeler ile gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Özge, “Neyse ki, çoğu zaman tüm incelemeler normal çıkar ve bu durum ‘migren’ habercisi, hatta başlı başına migrenin tamamı olabilir. Tekrarlayan baş dönmesi çocuklarda bile migren belirtisi olabilir. Özellikle ailesinde migren öyküsü olan çocuklarda tekrarlayan ve yapılan araştırmalarda; altta yatan başkaca nedenin saptanmadığı karın ağrıları, spastik kolitler, açıklanamayan kusmalar ve baş dönmeleri aslında birer migren öncüsüdür. Benzer tablolar yaşlılarda da görülmektedir. Çoğu zaman yüzlerce kez acile gidilen kusma hiçbir şekilde düzeltilememişken, basit bir migren ilacı ile düzeldiğinde aileler şaşkınlıklarını gizleyemezler” ifadelerini kullandı.

ÖZGE VE ARKADAŞLARI MİGREN VE BAŞ DÖNMESİ İLİŞKİSİNİ ARAŞTIRDI

Öte yandan, Mersin Üniversitesi’nde Prof. Dr. Aynur Özge ve arkadaşları tarafından yakın zamanda tamamlanan ve dünya tıp literatürü ile paylaşılan iki araştırmada, migren ve baş dönmesi ilişkisi gerek erişkinlerde gerekse çocuklarda masaya yatırıldı. Makale olarak yayınlanan ilk araştırmada, bin 880 erişkin migren hastasının yüzde 20’sine baş dönmesi, denge bozukluğu veya hareket hassasiyeti bulgularının eşlik ettiğini belirlediklerini anlatan Özge, şöyle devam etti: “Bu durum özellikle ağrısı ergenlik döneminde başlayan hastalarda daha sık. Ayrıca migren atakları öncesinde gözde ışık çakması veya kas güçsüzlüğü olan hastalarda baş dönmesi de daha sık görülüyor. Baş dönmesinin eşlik ettiği migren hastalarının günlük yaşamları daha olumsuz etkileniyor.”

Prof. Özge, ikinci araştırmayı ABD’nin Boston kentinde 26-30 Haziran 2013 tarihinde düzenlenen Dünya Baş Ağrısı Kongresi’nde tebliğ olarak sunduğu bilgisini verdi. Çocuklarda migren ve baş dönmesi ilişkisini ortaya koyan bu araştırmanın sonuçlarını da aktaran Prof. Özge, şunları söyledi: “Çocuklarda migrene eşlik eden baş dönmesi sıklığı yüzde 70’i buluyor. Bu çocuklarda sıklıkla beraberinde taşıt tutması, lunaparkta oyuncaklara binememe, karın ağrısı ve sık alerjik yakınma eşlik ediyor. Bu çocukların ailelerinde migrenli bireyler oldukça sık. Genel olarak baş dönmesi olan çocuklarda ağrı, günlük yaşamı baş dönmesi olmayanlara oranla daha olumsuz etkiliyor. Aileler baş ağrısı ve baş dönmesi ilişkisi konusunda daha bilinçli olmalı. Açıklanamayan baş dönmeleri, dengesizlik hissi veya hareket hassasiyeti durumunda mutlaka hekime başvurmalı. Hekimler açıklanamayan baş dönmesi, bulantı, kusma veya hareket hassasiyeti durumunda migren olasılığını akılda tutmalıdır.”