Uzmanlar, kişinin uyanık kalma süresi ile çalışma performansı arasında doğrudan ilişki olduğunu belirtiyor. Uyanık kalma süresi uzadıkça iş veriminin düştüğü, yeterli süre uyuyan kişilerin ise çalışma performansında artış olduğu ifade ediliyor.
Uzmanlar, 12 saat çalışan bir kişinin en az 8 saat uyumasını öneriyor. Uykusuzluk süresi arttıkça bilinçsel fonksiyonların zayıfladığını ortaya koyuyor. Bu durum kişinin çalışırken hata yapma riskini artırıyor. Uyku-uyanıklık ritminin insan biyolojisine uygun olması, özellikle milletvekilleri, sağlık çalışanları, uzun yol sürücüleri, uçuş personeli, asker ve vardiyalı işlerde çalışanlarda daha büyük önem taşıyor. Uzun süre çalışan vekillerin yanlış kararlar alınmasına neden olma, sağlıkçının hatalı teşhis koyma, askerin nöbette uyuma, vardiyalı işçiler ile sürücülerin kaza yapma ve uçuş personelinin dikkat dağınıklığı gibi hata götürmez riskleri bulunuyor. Prof. Dr. Murat Aksu, uyanıklık süresi uzadıkça beyin fonksiyonlarının yavaşladığını ve bunun iş yaşamına ciddi etkileri bulunduğunu anlatıyor. Vardiyalı çalışma sisteminin de uyku-uyanıklık ritmini ciddi şekilde etkilediğini kaydeden Prof. Aksu, bunun etkisini en aza indirmek için birtakım düzenlemeler yapılması gerektiğini belirtiyor. Vardiya değişimlerinin mümkün olduğu kadar saat yönünde yapılmasını tavsiye eden Prof. Aksu, 07.00-15.00 ve 15.00-23.00 saatleri arası vardiyaların uygun olmadığını kaydediyor. Aksu, “İş veriminin artırılması isteniyorsa vardiya 1 saat ileri alınarak 08.00-16.00 ve 16.00-24.00 arası olmalı.” diyor.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment