Sağlıklı yaşlanın, mutlu kalın
Doğumdan itibaren başlayan bir süreç olan yaşlılık, 45 yaşından sonra ortaya çıkan bazı sağlık sorunları nedeniyle sancılı bir dönem olarak görülüyor. Yaşlanmak denince akla hastalıklar, bitmek tükenmek bilmeyen ağrılar ya da onlarca hap gelse de, tüm bunlara gereksinim duymadan sağlıklı bir şekilde yaşamak da mümkün olabiliyor.
İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Zeki Yenidünya, sağlıklı yaşlanın ve kendi kendine yaşlılıkta sağlığı idame ettirebilmenin önemli olduğunu belirterek “Yaşlılık bir hastalık değil.” diyor.
EGZERSİZ YAPIN
İlerleyen yıllara karşın ayakta kalabilmenin yollarının başında egzersiz yapmanın geldiğini ifade eden Dr. Yenidünya, şunları ifade ediyor: “Hareket, kas-iskelet sistemini güçlendiriyor. Hareketsizlik ise kemik erimesine yol açabiliyor. Kadınlarda daha çok görülmesine karşın, kemik erimesi erkekleri de etkiliyor. Damar sertliğine karşı koruyucu tedbirlerden biri de spor. Yapılacak sporun türü ve ağırlığı kişiye göre değişiyor. Ancak haftada beş gün, 40 dakika tempolu yürüyüş damar sertliğine, dolayısıyla da kalp damar rahatsızlığına karşı koruyucu oluyor. Denge kaybına bağlı olarak meydana gelen düşme, sakatlanma, bel ve kalça kırıkları hayati tehlikeye dönüşebilen sağlık sorunları olduğu için, denge egzersizlerine de ağırlık vermek gerekiyor. Denge egzersizi yapanlar düşseler dahi daha az zarar görüyor. Oysa bu egzersizi yapmayanlarda düşmeye bağlı kırılma oranı yüzde 95 oluyor. Spor yapmak ayrıca vücuttaki kas kitlesinin azalmasını da yavaşlatıyor. Bu da hissedilen yorgunluğu, güçsüzlüğü azaltıyor.”
PSİKOLOJİYİ GÜÇLÜ TUTUN
Yaşlılık depresyonunun sanıldığının aksine sık karşılaşılan bir durum olduğunu ifade eden Dr. Yenidünya, “Yalnızlık ve asosyal durum, birtakım bedensel rahatsızlıklara da neden olabiliyor. O nedenle yaşlılıkta kişilere mutlaka hobi edinmelerini öneriyoruz. Yakınlarının da onları yalnız bırakmamasını istiyoruz. Yaşlandıkça tüm organların fonksiyonları eşit şekilde küçülüyor. Ancak bunlardan birinin fonksiyonu daha hızla gerilerse o zaman hastalık ortaya çıkıyor. Hastalıklarda belirleyici faktör genetik olsa da kişinin gençliğindeki sağlığı da etkili oluyor. Kronik hastalığı bulunanlar, sigara, alkol ya da madde bağımlısı olanlar, yaşlılıkta daha fazla sorunla karşılaşıyor. Öte yandan kişinin genetik olarak bir hastalığa yatkın olması onunla kesin olarak karşılaşacağı anlamına da gelmiyor. Alzheimera yatkın olduğu ailesel olarak bilinen bir kişi, zihin egzersizleri yaparak beynini sürekli çalıştırırsa, damar tıkanıklığını önlemek için beslenmesine dikkat ederse, alkol ve sigaradan uzak kalırsa, 70 yaşında ortaya çıkacak hastalık belirtilerini 80’e ertelemesi mümkün olabiliyor.” şeklinde konuşuyor.
Yenidünya, sağlık taramalarının düzenli olarak yaptırılmasının da ileriki yaşlarda ortaya çıkabilecek hastalıkların erken tanısı açısından işe yaradığını sözlerine ekliyor.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment