Kazaların sebebi; Otoyol hipnozu

Kazaların sebebi; Otoyol hipnozu

Trafikte küçük bir ihmal kimi zaman katliam gibi kazalara sebep oluyor. Birçok trafik kazasından sonra sürücüler aynı şeyi söylüyor: “Her şey birden gelişti. Nasıl oldu hatırlamıyorum.” Trafik uzmanları, bu kazaların sebebini dalgınlık, uyuklama olarak açıklıyor. Fakat bu durum aslında ölümcül bir trans durumudur. Yolun monotonluğu sebebiyle şoförün beyni transa geçiyor, yola karşı dikkati azalıyor ve refleksleri zayıflıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ölümlü kazaların yüzde 66’sı gündüz meydana geliyor ve sürücü kusurları yüzde 88 ile ilk sırada yer alıyor. Kusurlu sürücülerin uyuklaması ya da dalgın olması için mutlaka aşırı yorgun olması gerekmiyor. İnsan zihni sürekli devam eden bir uyarıcıya maruz kalırsa bir süre sonra o uyarıcıyı dikkat alanının dışında bırakıyor ve o unsura karşı dalgınlaşıyor. Mesela sürekli aynı ritimde müzik dinleyen birisi bir süre sonra başka unsurlara odaklanır ve müziği neredeyse duymaz. Tıpkı tramvay hattı yanındaki evlerde yaşayanların, sürekli gidip gelen tramvay sesine her seferinde dikkat etme ihtiyacı duymamaları, tramvay sesine karşı duyarsızlık geliştirmeleri gibi. Yolun monotonluğu sebebiyle beynin transa benzer bir duruma geçmesi de böyle bir şey. Hipnoz ve Bilinçaltı Değişim Uzmanı Mehmet Başkak, bu duruma ‘otoyol hipnozu’ diyor.

Evden çıkıp her zamanki güzergâhtan işinize gidiyorsanız, bazen nasıl olduğunu anlamadan işyerinize varmışsanız otoyol hipnozu denilen hipnotik trans durumunda araç kullanmışsınız demektir. Uzun yolda araç kullanan sürücüler dümdüz yolda, sürekli akan yol çizgileri, yolun monotonluğu ile bir süre sonra bilinçli dikkatleri yoldan uzaklaşır ve bir hayale ya da düşündükleri bir fikre odaklanır. Yola karşı dikkat minimuma iner, insan beyninin refleksleri zayıflar. Dışarıdan bakıldığında trans durumundaki kişinin gözleri açıktır ama karşıdan geleni görmez. Bu durumdaki bir sürücü son anda duran bir aracı ya da karşıdan gelen bir kamyonu fark etse de çoğu zaman müdahale edecek seri refleksi ortaya koyamaz. Mehmet Başkak’a göre bu ruh hali, sürüş esnasında bayılmak ya da aşırı alkollü araç kullanmak kadar tehlikeli.

OTOYOL HİPNOZUNDAN KURTULMAK İÇİN BUNLARI YAPIN

Otoyol hipnozunun, gece ya da gündüz araç kullanan herkesin başına gelebilecek bir risk olduğunu belirten Başkak, otoyolda hipnoza girmemek için alınabilecek önlemleri şöyle sıralıyor:

Dalıp gitmemek için, gözlerinizi sürekli hareket ettirin. Göz aynı noktaya bakınca yorulur ve beynin monoton bir duruma geçmesine öncülük eder. Bu sebeple bakışınız aynı noktaya sabitlenmesin. Bakışlarınızı gezdirin, yol çevresindeki unsurları gözlemleyin. Dikiz aynasına bakmayı ihmal etmeyin.

Uzun yol için sevdiğiniz müzik türünden farklı müzikler dinleyin. Temposu değişken, düzensiz şarkıları art arda dinlemek işe yarayacaktır. Müziğin sesini çok açabilirsiniz.

Uzun yolda tıka basa yemekten kaçının, aç bir mide dikkati uyanık tutar. Uzun bir mola yerinde tam doymayı hedefleyin. Günlük hayatta uyuduğunuz saatlerde uzun sürüşlerden kaçının.

Uzun yolculuklarda gözler kuruduğu için göz damlası bulundurun. Camları biraz indirin ve temiz hava alın. Telefonunuzun kulaklığı ya da bluetoothunuz varsa, birini arayın, bu sayede uyanık kalabilirsiniz. Bir molada uyuyabilirsiniz.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.