Bloomberg ‘durdur ve ara’ uygulamasını savundu

New York Belediye Başkanı Michael Bloomberg pazar günü Brooklyn’in suç oranı en yüksek mahallelerinden bir tanesinde yaptığı konuşmada polisin ‘stop and frisk’ (durdur ve ara) yöntemini savundu. Siyahi kilisenin kürsüsü olarak kabul edilen Brownsville’deki bir kiliseden konuşmasını gerçekleştiren Bloomberg, ‘ırkçı eğilimler taşımakla’ suçlanan yöntemi farklı bir şekilde tanımladı.
İnsan Hakları savunucuları, sivil özgürlükçüler ve federal hakimler tarafından hukuk dışı olmakla suçlanan yöntemle polisin, mukimlerin haklarını çiğnediği ve orantısız bir şekilde siyahi ve İspanyol kökenli vatandaşları hedef aldığı iddia ediliyor.
‘Durdur ve ara’ yöntemi polislerin ‘şüpheli’ buldukları kişileri durdurarak gerek duyarlarsa üzerlerinde arama yapmalarından ibaret. Uygulama Bloomberg zamanında gözle görülür bir artış gösterdi. 2003 yılında bu uygulamayla durdurularak üzeri aranan kişilerin sayısı 160 bin 851 iken aynı oran 2011 yılında 685 bin 724’e yükseldi. Bu durdurmalardan yaklaşık yüzde 53’ü fiziksel aranma ile sonuçlandı.
New York Başkomiseri Ray Kelly’nin First Baptist Kilisesi’ndeki Bloomberg’in yaptığı konuşmayı en ön sıradan dinlediği gözlerden kaçmadı. Bloomberg konuşmasında uygulamaya kaynaklık eden yüzdelere değinerek haziran ayının ilk haftasında New York’ta öldürülen 10 kişinin isimlerini okudu. Bloomber, “Bu kişilerin onu da gençti. Onu da siyahi ya da İspanyol kökenliydi. Üzücü ancak vurulmalarda şüphelilerin yüzde 96’sı siyahi ya da İspanyol kökenli. Size siyahilerin siyahiler üzerindeki suç oranından söz etmeme gerek yok.” diyerek de konuya açıklama getirdi.
Bloomberg ayrıca bu uygulama neticesinde on yıl öncesine göre yüzde 30 daha az insanın hapishanede olduğunu belirtti.  
Bloomberg şikayetler sonucu polisi ‘agresif’ hareketleri noktasında eğitecek programlar da oluşturduklarını söyledi.
‘Durdur ve ara’da açık noktalar oldukça fazla
Bloomberg’in ‘durdur ve ara’ uygulamasını savunmasına karşın New York Times gazetesinin açıkladığı bir çok statistik uygulamanın açıklarına dair ipuçları veriyor. 2011 yılında polisin durdurarak aradığı 685 bin 724 kişiden 605 bin 328’i hiçbir hukuk dışı işle ilgili değildi. Son 5 yılda bu uygulamayla durdurup arananların yalnızca yüzde 5.37’si tutuklandı. 2009 yılında bu uygulamayı gerçekleştiren polis görevlilerinden yüzde 36’sı fiziksel arama yapmak için öne sürmeleri gereken ‘şüphelendirici hareket’i ikna edici bir şekilde açıklayamadı.  2011 yılında fiziksel aramaya tabi tutulanların yalnızca yüze 1.9’u üzerinde silah bulunabildi. Uygulamaya maruz kalanların yüzde 85’i siyahi ya da İspanyol kökenliydi. Bu iki azınlık grubu, nüfus olarak  New York şehrinin yarısına denk geliyor. Çoğunluğu beyaz olan mahallelerde bile polisin beyaz vatandaştan çok siyahi ve İspanyol kökenlileri durduruyor olması, uygulamanın ıslah edilmesi gerektiğini gösteren verilerden bazıları.