Teksas Sivil Haklar Projesi: Türkiye’de insan hakları ihlalleri artıyor

Amerika Birleşik Devletleri’nin insan hakları konusunda önde gelen sivil toplum kuruluşlarından Teksas Sivil Haklar Projesi’ ‘Türkiye’deki demokrasi ve insan hakları vakalarının son ihlalleri’ raporunu yayınladı. Teksas Sivil Haklar Projesi Müdürü James C. Harrington, “Raporda Kimse Yok Mu başta olmak üzere Sivil Toplum Kuruluşlarına (STK) yapılanların insan haklarına aykırı olduğuna işaret edildi.” dedi.

Demokratik haklar konusunda Türkiye’deki durumun son birkaç yıldır sürekli bozulduğuna söyleyen James C. Harrington, “Demokratik haklar üzerine yapılan saldırıların yoğunluğu ve sıklığı endişe verici düzeye yükseldi. Özellikle yaklaşan seçimler, hükümet tarafından muhaliflere yönelik saldırılar ve algılanan tehditler, yeni ve ateşli dalga oluşturuyor.” dedi.

‘Türkiye’deki demokrasi ve insan hakları vakalarının son ihlalleri’ raporunda Kimse Yok Mu’ya da geniş yer verildiğini hatırlatan Harrington, “İnsani yardım ve sürdürülebilir kalkınma konusunda çalışmayı amaç olarak belirlemiş kurumların siyasetin dışında kalması gerektiğini düşünüyorum. Bu nedenle ortak amaçlarla çalıştığınız Türkiye ve 113 ülkede faaliyetlerine devem eden Kimse Yok Mu’ya saldırıların insan hakları açısından büyük problemler olduğnu söyleyebiliriz.” diye konuştu.

Dünyanın en saygın insani yardım kuruluşlarından biri Kimse Yok Mu’nun Birleşmiş Milletler (ECOSOC) danışman statüsü olduğunu hatırlatan Harrington, “Kimse Yok Mu’yu ırk, din ve görüş ne olursa olsun ihtiyacı olanlara hizmet misyonumuz belirlemiş dünyasının en saygın kuruluşlarından biri olarak görüyoruz. Amacı yoksullara yardım etmek olan bir STK’nın yani Kimse Yok Mu’nun engellenmesini anlayamıyorum.” dedi.

TÜRK HÜKÜMETİNİN ACIMASIZ VE VURDUMDUYMAZ TAVRI MASUM İNSANLARA ZARAR VERİYOR

Kimse Yok Mu’nun terör ile suçlanmasının ihtiyaç sahiplerine zarar verdiğini hatırlatan Harrington şöyle konuştu: “Hükümet Kimse Yok Mu Derneği’nın çalışmasını neredeyse imkânsız hale getirmeye çalışıyor. Dünyanın dört bir yanında faaliyetlerine devam eden dernek için özellikle felaketlerde hızlılık hati öneme sahip. Böylece ihtiyaç sahiplerine gerektiği zaman ulaşabiliyor. Ancak bir türlü cevap verilmeyen izinler, milyonlarca insanın beklediği insani yardımları engellemek dışında kimseye bir fayda sağlamamaktadır. Türk Hükümetinin acımasız ve vurdumduymaz tavrı, Türkiye’de ve dünyada pek çok masum ve acı çeken insana zarar vermektedir.”

ERDOĞAN İKTİDARIN ZEHİRLİ OLDUĞUNU HATIRLAMALI

Türkiye’de demokrasinin son birkaç yıl içinde büyük bir gerileme yaşadığını belirten Harrington şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, neredeyse tek başına, Türkiye’nin ileri yörünge seyrini tersine döndürdü. Otoriter kurallar ile Erdoğan esasen milletin anayasasını geçersiz kıldı ve iktidarı tek başına ele geçirdi. Özellikle gazetecilerin baskı altına alınması, Kimse Yok Mu gibi STKları ve bazı önemli liderleri siyasi baskı altına alınması ‘Güç yozlaştırır, mutlak iktidar mutlaka yozlaştırır’ sözünü kanıtlıyor. Erdoğan böyle bir iktidarın zehir riski olduğunu hatırlamaladır.”

Sivil Toplum Kuruluşlarının kar amacı gütmeyen kurumlar olduğunu hatırlatan Harrington, “İktidarın STK’ları tehdit olarak görmesi çok acı. Hizmet Hareketi ve buna benzer Sivil Toplum savunucuları Türkiye’yi daha iyi yerlere getirmek hayaliyle çalışıyor. Türkiye’de demokrosinin dışına çıkmak ne yazık ki büyüyen bir problem. Hükümetin otoriterlik anlayışını terk etmesi ve sivil toplum üzerindeki baskıları kaldırması Türkiye’de yaşayanların geleceği açısından önemli.” dedi.