Related Articles
Demirtaş: HDP’liler tutuklandıktan sonra seçime gidilecek
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Gültan Kışanak ve Eş Başkan Fırat Anlı’nın gözaltına alınmasının ardından kente gelen Avrupa Sosyalistleri Partisi (PES) Başkanı Sergei Stanishev başkanlığındaki heyet, Büyükşehir Belediyesini ziyaret etti.
Heyet ile belediyede bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş görüştü. Demirtaş burada yaptığı açıklamada “Kurduğu yargı ağıyla bizi tutuklayarak, siyaset dışı bırakarak önümüzdeki seçimde HDP’yi by-pass etmeye çalışacak” dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, gözaltına alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Gültan Kışanak ve Eş Başkan Fırat Anlı’nın 5 gün sonra adliyeye sevk edilmelerine tepki göstererek, “Bunun kanunda, hukukta, nerede yeri var? Bu bir onursuzluk dayatmasıdır. Mesele Kışanak, Anlı meselesi değildir” dedi. Demirtaş, “Bedeli ne olursa olsun geri adım atmayacağız” diye konuştu.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, aralarında milletvekillerinin de bulunduğu partililer eşliğinde bugün de Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde basın açıklaması yaptı. Polis ekipleri, bu sırada çevrede geniş güvenlik önlemleri aldı.
Büyükşehir Belediyesi Başkanı Gültan Kışanak ve Eş Başkan Fırat Anlı’nın 5 gün gözaltında tutulduktan sonra adliyeye sevk edilmesine tepki gösteren Demirtaş, “Belediye başkanlarımız adil bir yargılanmada değiller, rehin olarak tutuluyorlar. 5 gündür soru bile sormuyor savcı. 5 gündür ne bekliyorsun? Soru sormak için 5 gün hücrede mi tutman lazım belediye eşbaşkanını? Sen kimsin ya? İfadeye çağırdın da gelmedi mi? Belediye ile adliye zaten yan yana. Savcı efendi ille gözaltına aldıracak, 5 gün, 10 gün gözaltında tutacak. Bunun kanunda, hukukta, nerede yeri var? Bu bir onursuzluk dayatmasıdır. Mesele Gültan Kışanak, Fırat Anlı meselesi değildir” diye konuştu.
‘ERDOĞAN PADİŞAHIMIZ’ DEMEYEN HERKES TERÖRİST İLAN EDİLİYOR
Hükümetin uygulamalarına tepki gösteren Demirtaş, “Şimdi ‘Erdoğan bizim padişahımızdır’ demeyen herkes terörist ilan edilmiş durumda. Bunun adına da ‘ileri demokrasi’ diyorlar. Türkiye’nin uyanması lazım. Türkiye’nin batısında yaşayan, adaletten yana bir yaşam isteyen herkes bugün sesini Kürt’ün sesine katmazsa yarın ah vah edecek fırsatı bile bulamayacaklar. Gün bugündür. Dayanışmanın günü bugündür. Yarın bunun zamanı olmayacak artık” dedi.
Demirtaş şöyle devam etti:
Bedeli ne olursa olsun geri adım atmayacaklarını söyleyen Demirtaş, “İlla hepimiz 100 yaşına kadar yaşayacağız diye bir şey yok. Allah’ın takdiridir. Onurlu bir dakika yaşayalım, 100 yıl şerefsiz yaşamaktan iyidir. Biz böyle bir halkız” dedi.
BAHÇELİ’Yİ ELEŞTİRDİ
“Bahçeli gibi Saray’da 4C iş bulduğu için sevinenler, yarın sıra sana geldiğinde seni savunacak kimseyi bulamayacaksın. Koltuğunu korumak için ilkesini satan genel başkanlar umut değil. Ne ana muhalefette, ne yavru muhalefette umut yok. Rektörlük seçimi yok artık, kendisi atayacak. Yarın milletvekili seçimini de yapmaz. Der ki ‘En iyisini, en yerlisini, en millisini ben seçerim.’ Damadı, kayınçosu, eniştesi ne varsa onları milletvekili yapar. Bunlar trajikomik gelebilir ama bunu yapmış bir lider var yakın geçmişte, bıyığı kısa, adı Hitler. O da aynı şeyleri yapmış, partileri kapatmış, ne kadar muhalif varsa tutuklamış, kendini başkan ilan etmiş. Bakın aynısı. Bu tür çılgın anlayışların yapamayacağı yok. Bunlara karşı bir kişi bile karanlıkta bir kibrit çöpü yaksa orası karanlık olmaktan çıkar. Biz bunun mücadelesini yürüttüğümüz için üzerimize bu kadar barbarca geliyorlar. Gelmeye de devam etsinler. Biz her gün ittifakımızı sokaklarda ev eve dolaşarak büyüteceğiz. Elinden tuttuğumuzun kimliğine bakmayacağız. Mazlum mudur, ezilen midir direnmeye hazır mıdır, buna bakacağız. Belediye başkanını uçaktan iner inmez alıyor. Zannedersiniz suç üstü hali var, belediye başkanının evini basıyor, alıyor. Bakın Fırat Anlı aynı soruşturma kapsamında geçen hafta ifade vermiş. Bir hafta sonra evine baskın yapılıp gözaltına alınıyor. Bir yıl, üç yıl önceki konuşma. Madem suç, üç yıldır niye bekliyorsun? Demek ki bunların hepsi siyasi bir ajandanın adım adım uygulanmasıdır, asla yargı meselesi değildir.”
MAĞDURİYETLERİ ANLATTI BOZDAĞ’A İŞKENCE ÇAĞRISI YAPTI
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a da yüklenen Demirtaş, “Adalet Bakanı da çıkıp diyor ki ‘İşkence varsa ispatlayın.’ Sana daha önce çağrı yaptım, ‘Gel beraber bir cezaevine gidelim. Madem kendine güveniyorsun, Silivri Cezaevi’ne gidelim. Yanımızda İstanbul başsavcısı ve barodan bir temsilci ile. İşkence var mı, yok mu bakalım. İşkence varsa çıkışta sen istifa et. Yoksa çıkışta ben istifa edeyim.’ Bu kadar açık çağrı yapıyoruz ama bakanın kendisi işkencenin üstünü örtmekle görevi bir memur olarak çalışıyor. Zaten Saray’daki zat ‘Ne mağduru, mağdur yok’ diyor. İnsanların oturdukları eve el koydular. Halen mağdur yok diyor. Aylardır hakim yüzü görmemiş insanlar var” diye konuştu.
KHK’LARLA KAPATILAN MEDYA ORGANLARI
KHK ile kapatılan yayın organlarına da değinen Demirtaş, “Dün tek Kürtçe gazete kapatıldı. Dünyanın tek kadın haber ajansı Jinha kapatıldı. Artık tek kanallı TRT dönemine geçtik. Artık bütün kanallar Tayyip Erdoğan öksürdüğünde, hapşırdığında canlı yayına geçecek. Bunu kabul etmeyenler de kapatılacak” dedi.
Belediyeden yapılan açıklamaya göre ziyarette konuşan Demirtaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın OHAL’i kullanarak, seçimle kazanamadığı her şeyi gasp etmeye çalıştığını söyleyerek şöyle dedi:
“17 ilçe belediyesi Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ve dolayısıyla tüm belediyelere el konulmuştur. Belediye hizmetleri aksatılarak bunun HDP’ye fatura edilecek şekilde bir süreç işletiliyor. Uzun yıllardır ‘belediye hizmet yapmasın’ diye uğraşıyorlardı. Yargı baskısı, mali baskı, soruşturma baskılarıyla belediyemizi karalamaya çalışıyorlardı. Buna rağmen halk desteğini azaltamadılar. Kurduğu yargı ağıyla bizi tutuklayarak, siyaset dışı bırakarak önümüzdeki seçimde HDP’yi by-pass etmeye çalışacak.”
‘TÜRKİYE AB’YE ADAY, TAKİP ETMEK ZORUNDAYIZ’
Başkanı Stanishev ise, Avrupalı Sosyalistlerin Diyarbakır’da olmaktan mutluluk duyduğunu ifade ederek şöyle konuştu:
“Avrupa’daki Sosyal Demokratların temsilcisi olarak, burada olmak için OHAL’in olması oldukça iyi bir sebep. Türkiye’de ne olup bittiğini burada olmamamız, izlemememiz anlamına gelmiyor. Bir darbe girişimi gerçekleşmiş olabilir. Ama yine de bu insan haklarının ve bir takım temel ilkelerin askıya alınmasını gerektiren bir durum değildir. Türkiye Avrupa Birliği’ne aday bir ülke, sonuçta biz de kendi perspektifimizle takip etmek zorundayız.”
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment