Basına darbeye ABD’den sert tepki: Türkiye’nin geleceği tehlikede
Türkiye’de basın ve demokrasiye karşı yapılan darbeye tepkiler ABD’de her kesimden gelemeye devam ediyor. ABD’de gazeteciler ve akademisyenler basına ve demokrasiye karşı yapılan darbenin ülkenin geleceği adına büyük tehdit olarak değerlendirirken, Türkiye’yi de yanlışından dönmesi konusunda uyardı.
Georgetown Üniversitesi’nin ünlü öğretim görevlilerinden Ori Soltes, Türkiye’de özgür basına karşı yapılan darbeyi sert şekilde eleştirdi. “Demokratik gelişmenin sürdürülmesi ve sağlıklı bir sosyal-ekonomik yapının oluşabilmesi için özgürlükler korunmalı” diyen Prof. Dr. Soltes, ‘‘Birey ve basın özgürlüklerini yalnızca yolsuzluğa bulaşmış hükümetler ile diktatörler kendisine tehdit olarak algılar’’ şeklinde konuştu.
Tutuklamaların daha önce Erdoğan’ın demokratik değerleri her ne gerekçe ile olursa olsun koruyacağı yolundaki sözünü inkar etmesi anlamına geldiğini belirten Soltes şöyle konuştu; ‘‘Bu yol Erdoğan’ın, açıkça faşist, diktatör ve zalim olarak tarihte en kötü liderler arasında yer edinmesini garanti edecek. Hizmet Hareketi’ne karşı Erdoğan’ın başlattığı saldırılar 1934 ve 1935 yıllarında sisteme şekil veren Adolph Hitler’in Almanyası’nda Yahudilere karşı yapılanlarla ürkütücü şekilde benzerlik göstermekte. Türkiye’nin geleceği tehlikede! Tek umut; Türk insanının 80 yıl önce Almanları alıp götüren canavarın kendilerini de aynı kadere mahkum etmeden uyanması ve durdurması.’’
”PARALEL YAPI SUÇLAMASI ÜLKEYİ GERİYE GÖTÜRÜR”
Washington Post gazetesinin bir dönem Doğu Avrupa ve Türkiye temsilcilisi olarak görev yapan gazeteci Dan Morgan, Türkiye’de yaşananları hayal kırıklılığı içinde izlediğini dile getirdi. ‘‘Türkiye’de kolluk güçlerinin gazetecileri, yayıncı, editör ve senaristleri gözaltına almaları karşısında derinden hayal kırıklığı içindeyim ve bu çok rahatsız edici bir durum.’’ diye tepki veren Morgan, haklarında suçlama yapılan kişilerin çoğulcu ve sağlıklı toplumun omurgası olan sivil toplum kuruluşlarına mensup olduklarını kaydetti. Sivil toplumu ‘‘paralel yapı’’ diye suçlamanın ülkeyi tam anlamı ile geriye götüreceğini aktaran Morgan, ‘‘Devlet içinde Paralel Yapı” bir tehdit suçlaması ülkeyi sadece geriye götürür. Sivil toplum kuruluşlarının hükümetten hesap sorması ülkenin ekonomik ve siyasi başarısı için gereklidir.’’ dedi.
‘‘OTORİTERLİK YOLUNDA BİR ADIM’’
Gazeteci Yazar Ann Crittenden, gazeteci ve yazarların Gülen Hareketi ile bağlantılı oldukları gerekçesi ile gözaltına alınmalarını ülkede basın özgürlüğüne karşı yapılmış bir darbe olduğunu söyledi. Yapılan tutuklamalar ile ülkede otoriter tutumun arttığını belirten Crittenden, ‘‘Kendisini eleştirenleri susturabilmek için Erdoğan hükümeti otoriterlik yolunda bir adım daha adım atmıştır. Bu Türk milletinin umutsuzluğa düşmesine neden olmuştur.’’ dedi.
Sağlıklı bir toplum ve demokrasi için hükümetin kontrolünde olmayan özgür basının varlığının şart olduğunu dile getiren Georgetown Üniversitesi öğretim üyesi Leo D. Lefebure, Zaman Gazetesi ile Samanyolu Medya Grubu’na karşı yapılan operasyonu ‘‘dehşet ve son derece kaygı verici’’ diye niteledi. Prof. Dr. Lefebure, ‘‘Tutuklamalar, halkın özgür haber alma hürriyetine ve tartışma özgürlüğüne yönelik bir saldırıdır.’’ sözleriyle tepki gösterdi.
”ELEŞTİRİLERİ GÜÇLE SUSTURMAK ZAYIFLIKTIR”
Emekli diplomat ve yazar Chas Freeman, Türkiye’de gazetecilerin kitlesel tutuklamasını ‘trajedi’ diye niteledi. ‘‘Eleştirileri güç kullanarak susturmak zayıf ve korkaklığın ifadesidir.’’ diyen Freeman, ‘‘Her lider hata yapabilir. Özgür basın varsa ancak liderler hatalarından dönebilir ve böylece hem kendilerine hem de ülkelerine zarar vermemiş olurlar.’’ dedi.
Zaman Gazetesi’ne karşı hükümetin atmış olduğu adımı ‘‘Bu bir darbedir ve Türk demokrasinin geriye gidişinde önemli bir adımdır’’ diyen Freeman, ‘‘George Washington’un 1783 de dediği gibi; eğer bir toplumun ifade özgürlüğü elinden alınırsa geriye kesilmeyi bekleyen sürüden başka bir şey kalmaz. Mesele de budur işte.’’ şeklinde konuştu.
”ERDOĞAN, TÜRK SİYASETİ VE EKONOMİSİ İÇİN TEHDİT”
Hükümetin basına darbesini ‘üzüntü ve endişe içinde’ izlediğini dile getiren emekli bürokrat Paul A. London, yapılanların Türk insanının özgürlüklerine karşı bir saldırı olduğunun altını çizdi. ‘‘Eleştirileri susturabilmek için tutuklama ve insanları hain ilan etme taktiği Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uzun süredir kullandığı bir yönetem.’’ diyen London, Erdoğan’ın geçmişte yaptığı tüm olumlu açılımları geriye götürmeye başladığını söyledi.
Erdoğan ve hükümetin Türkiye’ye ekonomik ve demokratik kazanımlarını arttırdığı dönemde kendisinin de Cumhurbaşkanı’nın güçlü destekçilerinden olduğunu belirten London, ‘‘Ancak O (Erdoğan) artık Türk ekonomisi ve siyaseti için tehdit haline gelmiştir. Türkiye’de Onu durduracak umarım yeterince güçlü demokratik kurumlar vardır.’’ dedi.
No Comments
Only registered users can comment.
Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.
Write a comment