AP CEO’su Pruitt: Dinlemeler haber kaynaklarımızı kaçırdı

AP CEO’su Pruitt: Dinlemeler haber kaynaklarımızı kaçırdı

 

Dünyanın önde gelen haber ajanslarından Associated Press’in Üst Düzey Yöneticisi (CEO) Gary Pruitt, ABD Adalet Bakanlığı’nın geçtiğimiz yıl AP’nin bazı telefon konuşmalarını gizli bir şekilde elde edip dinlemesinin gazeteciliğe ‘caydırıcı etki’ yaptığını söyledi. Pruitt, “Bize hayati bilgi sağlayan kaynaklarımız ve kontaklarımız korkup kaçtı.” dedi.

ABD’nin başkenti Washington’da bulunan Ulusal Basın Kulübü’nde basın özgürlüğü üzerine konuşan Pruitt, ülkede son dönemde gazetecilere yönelik baskılara dikkat çekti. Hükümet tarafından toplanan kayıtların sadece kendilerininki olmadığını ifade eden Pruitt, bakanlığa yönelik suçlamalarda bulundu. Pruitt, “Adalet Bakanlığı kendi haber medyasını bastırmak isteyen otoriter rejimi rahatlatmak için daha iyisini yapamazdı.” şeklinde konuştu.

Uzun süredir temas halinde oldukları güvenilir kaynaklarının ulusal güvenliği ilgilendirmeyen konularda dahi kendileriyle konuşurken kaygı ve endişe duyduğunu ifade eden Pruitt, “Size şunu söyleyebilirim ki haber elde etmedeki bu caydırıcı etki sadece AP ile sınırlı değil. Diğer kuruluşlardan gazeteciler de bana resmi ve özel kaynakların artık kendileriyle konuşmaktan korktuğunu söyledi.” dedi.

 

TALEPLERİNİ 5 MADDEDE SIRALADI

 

Basın özgürlüğünün anayasanın temel esaslarından biri olduğuna dikkat çeken Pruitt, hükümetten 5 maddelik bir talepte bulundu. Pruitt’in talepleri şöyle:

 

Birincisi: Adalet Bakanlığı’ndan kayıtların hükümet tarafından elde edilmeden önce basın haklarını tanıyarak önceden bildirim yapması ve haberdar olma şansı vermesini istiyoruz. Bu AP’ye mahkeme celbindeki birçok yanlışa dikkat çekme şansı verebilirdi. Mevcut düzenlemeler altında önceden bildiri yapılması gerektiğine inanıyoruz. Eğer Bakanlık bunu farklı bir şekilde anlıyorsa, o halde düzenlemeler herhangi bir şüphe bırakmayacak şekilde kuvvetlendirilmeli.

 

İkincisi: Hukuki gözetim istiyoruz. Kuvvetler ayrılığı ilkesinin uygun bir şekilde devam ettiğinden emin olmamız gerekiyor. AP’nin telefon kayıtları konusunda Adalet Bakanlığı kendi başına karar aldı. Önceden bildirim kaidesi diğer idari yapıların kontrolü olmadan atlandı. İdari emir ile anayasal hakkı tanımamak hükümetin çalışma şekli değil.

 

Üçüncüsü: Adalet Bakanlığı yönetmeliğinin kendisini 21 yüzyıla getirecek şekilde güncellenmesini istiyoruz. Yönetmelikler internet çağından önce oluşturuldu. Bunu düzenleyenler e-mail veya cep telefonu mesajını öngöremezlerdi. Yönetmelikler, bilgiyi ifşa etmekte gazetecilere sağlanan korumaların her çeşit iletişimi kapsadığı konusunda emin kılmalı.

 

Dördüncüsü: Muhabirleri tek yönlü ve gizli hükümet faaliyetlerinden koruyacak federal koruma kanunu istiyoruz.

 

Beşincisi: Bakanlığın usulen Adalet Bakanı Eric Holder’ın dediği gibi; “Adalet Bakanlığı hiçbir muhabiri işini yapmasından dolayı dava etmeyecektir.” bilinciyle kurumsallaşmasını istiyoruz. Bakanlık gazetecileri görevlerini yapmalarından dolayı mücrimleştirmemeli veya mücrimleştirmekle tehdit etmemeli. Fox TV muhabiri James Rosen’a yapıldığı gibi Casusluk Kanunu altında işbirlikçi olarak çağırmamalı. Bu sadece mevcut yönetim ile sınır değil, kurulacak yönetmeliğin bir parçası olmalı.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.