28 Şubat’ta ‘Zaman hakkında 7 suç duyurusu var’ dediler, yalan çıktı

28 Şubat’ta ‘Zaman hakkında 7 suç duyurusu var’ dediler, yalan çıktı

Meclis Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu Zaman Gazetesi’nin eski sahibi Alaeddin Kaya’yı dinledi.

Alaaddin Kaya, 28 Şubat sürecinde Çevik Bir’in kendisine Zaman Gazetesi hakkında 7 suç duyurusu olduğunu belirtmesine karşın daha sonra Zaman hakkında bir suç duyurusu bile olmadığının ortaya çıktığını kaydetti. Kaya, durumu, kurmay ekibinin alt taraftakiler tarafından kasıtlı olarak yanlış bilgilendirmesine yorumladı. Kaya, “Çevik Bir, hakkımızda 7 suç duyurusu olduğunu söyleyince, dosyayı istedim. İstediği dosya gelmeyince bu defa sert bir ifadeyle istedi. Belli bir zaman sonra odaya Albay Hüsnü Dal geldi ve ‘İstediğiniz dosyayı getiremiyoruz, efendim.’ dedi. Çevik Bir, çok bozuldu. Düşünebiliyor musunuz; bir albay, generale istediği dosyayı getirmiyordu. Çünkü Bir yanlış bilgilendirilmişti. Zaman hakkında herhangi bir suç duyurusu yoktu.” şeklinde konuştu. Kaya, söz konusu dönemde Zaman Gazetesi’nden çok hayırsever işadamlarının açtığı okulların hedef alındığını söyledi. Şura öncesi Necmettin Erbakan’a 76 kişinin TSK’dan ilişiğinin kesileceğine dair bir ses kaydı dinlettiklerini ancak Erbakan’ın dikkate almadığını anlattı.
28 Şubat buz gibi darbedir

Komisyon gazeteci-yazar Hüseyin Gülerce’yi de dinledi.  Gülerce, ‘postmodern darbe’ nitelemesinin darbeyi hafifleten bir anlam taşıdığını söyledi. Gülerce, “28 Şubat postmodern değil, buz gibi darbeydi.” dedi. Refah-Yol hükümetinin yıkım süreci için Libya lideri Kaddafi’nin çadırında düğmeye basıldığını savunan Gülerce, 28 Şubat döneminde medyanın hükümeti devirebilmek için gönüllü savaştığını anlattı. Gülerce, “Utanarak söylüyorum; 28 Şubat döneminde medya bir hükümeti devirebilmek için gönüllü savaştı. Yağma Hasan’ın böreği gibi bir atmosfer var diye, medya selden kütük kapma zihniyetiyle bankalar kurup paralar kazanmak peşine düştü.” ifadelerini kullandı.

Bir soru üzerine, Fethullah Gülen Hocaefendi’nin 28 Şubat döneminde Erbakan’a yönelik sözlerinin bir ‘eleştiri’ olarak değil ‘iyi niyetli uyarı’ olarak nitelendirilmesi gerektiğini anlattı. Gazete olarak, darbe olmaması için tansiyonu düşürücü yayınlar yapıldığını kaydetti.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.