‘ABD, Maraş için 10 kez teklif getirdi’

‘ABD, Maraş için 10 kez teklif getirdi’

KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın geçen ay gerçekleştirdiği tarihi Kıbrıs ziyareti öncesi adada yoğun diplomasi trafiği yaşandığını söyledi. Eroğlu, Amerikan büyükelçisinin ziyaretten önce kapalı bölge Maraş için 10 kez kendileriyle görüştüğünü açıkladı.

Kıbrıs sorununa çözüm için adada Türk ve Rum taraflar arasında başlayan müzakereleri değerlendiren KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, muhatabın zaman zaman sesini yükselttiği son görüşmenin gergin geçtiğini, kendisinin de aynı şekilde cevap verdiğini ve süreçte iyimser olmak için erken olduğunu söyledi. Pazartesi günü Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis ile yaptığı 3,5 saatlik müzakerenin ardından makamında görüştüğümüz Cumhurbaşkanı Eroğlu, BM ve AB üyeliği olan Rumların çözüm için acelesi olmadığını ve Rum liderin masaya kabul edilmeyecek talepler getirerek ayak sürüdüğünü kaydetti. KKTC lideri, ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’ın geçen ayki tarihi Kıbrıs ziyareti öncesi de adadaki Amerikan elçisinin kapalı bölge Maraş için 10 kez kendileriyle görüştüğünü açıkladı.

   

Dünyada ve adadaki her iki halkta da bir anlaşma beklentisi olduğunu ifade eden Eroğlu, “Henüz bir metin çıkmadığı için başlarına gelecekleri bilmiyorlar.” diye konuştu. Annan Planı’na ‘evet’ diyen bir siyasetçi olduğu için Anastasiadis’in bir şans olarak görülmesine itiraz eden Derviş Eroğlu, cumhurbaşkanlığı seçimi sırasında Rum liderin bu görüşlerinden büyük oranda geri döndüğünü ve Rum tarafının Annan Planı’nda üzerinde uzlaşılanlardan daha fazla şey istediklerini kaydetti. Eroğlu, “Daha önceki Rum lider Hristofyas ile Anastasiadis arasında fark yoktur.” dedi.

   

Kısa süre önce adayı ziyaret eden ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden’la yaptıkları görüşmeyle ilgili sorumuz üzerine Derviş Eroğlu ilginç anekdotlar paylaştı: “Başkan Yardımcısı Biden ve Rum liderin de katıldığı ortak görüşmede 4 konuda anlaştık. Sonra bir görevli bunları yazmak için dışarı çıktı. Bu arada Rumların müzakerecisi eğilip kulağına bir şeyler söyleyince Anastasiadis, ‘Biz bunların kamuoyuna açıklanmasını istemiyoruz.’ dedi.”  Müzakerelerde en çok dikkat ettikleri konuları ise Eroğlu şöyle özetledi: Siyasi eşitlik. Süreçte mümkün olduğunca az insanın yer değiştirmesi. Yer değiştiren insanların mevcut durumlarına yakın ikamet ve gelire sahip olması. Türk tarafında bir Rum kantonun oluşmaması. Harita meselesinin tüm konularda anlaşıldıktan sonra en son konuşulması.    

   

Derviş Eroğlu, Biden’ın ziyareti öncesi Maraş üzerinde yaşanan ilginç diplomasi trafiğini de şöyle anlattı: “Maraş masada yok. Ancak Rum tarafı ve bazı başka taraflar, Maraş’ı verin, size güvenelim, diyor. ‘Peki biz, size nasıl güveneceğiz?’ diye sorduğumuzda cevap veremiyorlar. Biden’ın ziyareti öncesi Kıbrıs’taki ABD büyükelçisi, Maraş için bize belki 10 kez gelip gitti. Biz hayır demedik. Bunun karşılığında biz de bazı şeyler istedik. Bunları Rum tarafına götürdü ve her defasında onlardan olumsuz cevap alınca Türk tarafının iyi niyetini takdir ettiklerini söyledi.”

   

Güneydeki ekonomik kriz ve bulunan yeni enerji kaynaklarının Türkiye üzerinden dünyaya ulaştırılması faktörlerinin çözüm sürecine etkisiyle ilgili sorumuzu ise Eroğlu şöyle cevapladı: “Her ikisi de önemli faktörler. Ancak Rum tarafı, İsrail’i ikna ederek gazı sıvılaştırıp dünyaya satmayı planlıyor. Böyle bir tesisin maliyeti 10 milyar. Ayrıca biz Hristofyas zamanında, çıkarılacak gazın çözüm olmadan bile Türkiye üzerinden bir boru hattıyla dünyaya satılabileceğini, kazanılacak paranın oluşturulacak bir fona yatırılacağını, bunun da barış sürecindeki ihtiyaçlar için kullanılabileceğini önerdik ama hemen reddettiler. Bulunacak doğalgazda Türklerin de hakkı vardır. Anastasiadis de bunu kabul ediyor. Ama nasıl olacak, pazarlamasıyla ilgili tek söz sahibi Rumlar.”

   

Rusya ile ilişkilerinin yakınlaştığını, özel temsilcisinin birkaç kez giderek Moskova’da yetkililerle görüştüğünü belirten Eroğlu, İsrail ile ilişkiler sayesinde Mağusa ile Hayfa arasında feribot seferlerinin başlamasının kararlaştırıldığını ancak Mavi Marmara olayı sonrası bu sürecin yarım kaldığını ve İsrail’in Rum ve Yunanlılarla hiç olmadığı kadar stratejik ilişkileri derinleştirdiğini ifade etti.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.