Eyvah! Akıllı telefon bağımlısıyım!

Çok değil birkaç gün önce birkaç arkadaşımla ‘viber’ dan yazışıyorduk. Laf dönüp dolaşıp ortak bir arkadaşımızın ‘teenager’ (ergen) kızına geldi. Bilirsiniz, buralarda ‘teenager’ denince akla gelen ergen profili elinden telefonu düşmeyen, ha bire arkadaşlarıyla tık tık mesajlaşan bir görünüm. Şakalaşmanın hemen ardından kafama dank etti. Arkadaşıma o telaşla, ‘OMG! Biz de birer ‘teenager’ız’ yazıvermişim. Öyle ya, son yıllarda elimizden akıllı telefonlarımızı düşürmez olmuştuk. Kullandığımız kısaltmalar bile, daha çok ergenler arasında yaygın olan sözlerdi. Viber’da grup halinde ‘chat’leşme, Imessage’dan textleşme derken, dur bir Twitter’a bakayım, Instagram’ın da hatırı kalmasın diye diye, meğerse farkına bile varmadan birer ergen olup çıkmışız. İşin şakası bir yana, son yıllarda birçoklarımız aslında teknolojinin, bilhassa internetin bağımlısı olduğumuzu hissediyoruz. Aslında akıllı telefon bağımlılığı sadece ergenleri değil her yaştan, meslekten ya da ekonomik sınıftan pek çok insanı etkisi altına almış durumda. Dokunmatik akıllı telefonlarımız olmadan edemez olduğumuz aşikar. Son zamanlarda espri konusu olan hadiseleri, bizzat yaşamaya başladık. Kağıda basılı dergilere ya da bilgisayarın ekranına tıklamaya, parmağımızla dokunmatik ekranmışçasına kaydırmaya çalıştığımıza kaç kere şahid oldum. Telefonlarımızla en az yaptığımız şey belki de telefon görüşmesi yapmak. Çünkü birçoğumuz telefonumuzu mesajlaşma ve sosyal medyayı kullanmanın yanı sıra, emaillerimizi kontrol etmek, internete girmek, notlarımızı kaydetmek, fotoğraf çekmek, randevularımızı hatırlamak için de kullanıyor. Kleiner Perkins Caufiled & Byers’ın yayınladığı ‘Yılın Internet Trendleri’ raporuna göre, bir akıllı telefon kullanıcısı, günde ortalama 150 defa telefonunu kontrol ediyor. Artık sinemada, alışverişte, restorantta, aile meclislerinde, arkadaş toplantılarında ikide birde telefonunu kontrol eden insanları görmeye hepimiz alışkınız. Belki pek çoğumuz onlardan biriyiz. Jumio tarafından yapılan ‘2013 Mobile Consumer Habits’ çalışması, Amerikalı’ların yüzde 12’sinin duş alırken bile telefonunu kontrol ettiğini gösteriyor. Daha da kötüsü, yüzde 55’lik bir kesim halen araba sürerken mesaj yazdığını belirtiyor ki; sürücülerin mesajlaşması alkollü araba kullanmaktan beş kat daha tehlikeli görülüyor.

 

NOMOPHOBİA BİR RUHSAL BOZUKLUK MU?

 

Günümüzde artık akıllı telefon bağımlılığı psikologlar tarafından da kabul gören ve kurtulma yolları aranan bir durum olarak biliniyor. Ama bir de ‘nomophobia’ adı verilen yeni bir durum var ki, onu da psikologlar ‘akıllı telefondan ayrı kalma fobisi’ (nomophobia) olarak tanımlıyor. Telefonunuzu dışarı çıkarken evde unuttuğunuzda, şarjınız bittiğinde, dakika ya da internet datanız kalmadığında, telefonunuz çekmediğinde aşırı stres ve telaşa kapılıyorsanız, nomophobia sizi de etkisi altına almış olabilir. Hatta bu korkulardan en büyüğü de telefonunuzu kaybetme korkusu. Bazı psikologlar ‘nomophobia’nın bir psikolojik bozukluk olarak Amerikan Psikiyatri Birliği’nin yayınladığı “Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı” (DSM) na girmesi önerisinde bulundu. Nomophobia, Mayıs 2013’de yayınlanan DSM-V’e bir ruhsal bozukluk olarak giremedi. Ancak bu teklif, biliminsanlarının ‘nomophobia’nın psikopatolojik etkilerine daha çok dikkatini çekmeyi başardı.

 

SİZ DE AKILLI TELEFON BAĞIMLISI MISINIZ?

 

Siz de akıllı telefonunuza bağımlı olup olmadığınızı, Psychologytoday adlı intersitesinde yayınlanan belirtilere bakarak anlayabilirsiniz. Belki birçoğumuzun bildiği belirtiler şöyle:

 

– Cep telefonunuz fiziksel olarak hemen ulaşabileceğiniz bir yerde olmadığında, kendinizi endişeli hissediyor musunuz?

 

– Telefonunuzu sürekli yeni mesaj geldi mi diye kontrol edip, geldiyse anında cevap verme ihtiyacı duyuyor musunuz?

 

– Titreşimde bıraktığınız telefonunuz titremediği halde, öyleymiş gibi hissettğiniz oluyor mu? “Phantom Cellphone Vibration Syndrome” denen sendrom gerçek ve bağımlılığın bir belirtisi.

 

– Zaman zaman karşınızda size birşeyler anlatan insanın ne dediğinden bihaber misiniz? Bunun sebebi çoğunlukla o sırada cep telefonunuzdan facebook’a, mesajlarınıza ya da twitter’iniza bakmanız olabilir.

 

– Okuldaki başarınız düştü mü? Düşük notlara sınıfta cep telefonu kullanımı da sebep olabiliyor.

 

– Yarım saatliğine markete gidip gelmeyi planladığınızda, yolun yarısında cep telefonunuzu evde unuttuğunuzu farkedip geri dönüyor musunuz?

 

Gün boyu sürekli telefonunuzu kontrol etmek sizin için nefes alıp vermek kadar doğal hale geldiyse, telefonunuz yanınızda değilken kendinizi huzursuz ve endişeli hissediyorsanız, evet, teknoloji bağımlısı olmuş olabilirsiniz. Bu durumda atacağınız bir kaç küçük, belki de size göre büyük adım yardımcınız olabilir. Bunlardan bazıları şöyle:

 

1- Kendinize araba sürerken mesajlaşmayacağınıza dair söz verin ve bir daha bunu yapmayın. Araba sürerken mesajlaşmak, sizin olduğu gibi başka insanların da hayatını tehlikeye sokabilir. Unutmayın ki, bu aynı zamanda büyük bir kul hakkıdır.

 

2- Banyo ve tuvalette telefonunuzu kullanmayın.

 

3- Alışveriş yaparken kasada sıra beklerken telefonla görüşme yapmayın. Sırada bekleyen diğer müşteriler sizin görüşmelerinizi dinlemek zorunda değil.

 

4- Uyumaya giderken telefonunuzu yatağa almayın, kullanmayın. Hatta en iyisi yatağa girmeden önce telefonunuzu tamamen kapatın.

 

5- Arkadaşlarınızla birlikteyken, telefonuzu kapatın. Beraber olduğunuz birkaç saatin tadını çıkarmaya bakın.

 

6- Yukarıdakileri panik atağa girmeden, başınız dönüp gözleriniz kararmadan gerçekleştirebiliyorsanız, o zaman bir de telefonunuzu evde bırakıp dışarıya çıkmayı deneyin. En azından bazı günlerinizi, teknoloji parmaklarınızın altında olmadan geçirmeye çalışın.

 

Unutmayın ki teknoloji ölçülü kullanıldığı takdirde, hayatımızı kolaylaştırır. Önemli olan teknolojinin bizim hayatımızı kontrol altına almasına müsade etmeyip, onu gerektiği miktarda kullanabilmek.

Write a comment

No Comments

No Comments Yet!

Let me tell You a sad story ! There are no comments yet, but You can be first one to comment this article.

Write a comment

Only registered users can comment.